13. Hukuk Dairesi 2016/19270 E. , 2019/8842 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, noterler sitesinde satılık ev olup olmadığı konusunda yaptığı araştırma sonucunda, davalı emlakçıya yönlendirildiklerini ve 11/10/2012 tarihinde davalı ile yapılan görüşmede, emlak görme belgesinin düzenlendiğini, evi görüp beğendiği ve mal sahibiyle irtibat kurularak tapu örneğinin fakslanmasını istediğini, birkaç gün sonra tapu örneğinin fakslandığını ve kredi olanaklarını araştırdığını 19/10/2012 tarihinde mal sahibi ile görüşerek yeri peşin para ile satın alacağını bildirdiği ve işin sonuçlandırılmasını istediğini, daha sonrasında, dava dışı satıcının satıştan vazgeçtiğini bildirdiğini, bu nedenle davalıdan sözleşmenin iadesini istediğini ve dava dışı başka bir emlakçı aracılığı ile taşınmazı sonradan satın aldığını, zaten davalı emlakçının söz konusu taşınmazın satışı hususunda yetkisinin olmadığını öğrendiğini, davalı tarafından haksız bir şekilde hakkında takip başlatarak kendisinden cezai şart talep ettiğini, oysaki davalının sözleşmenin kurulmasını sağlamadığı ve ücrete hak kazanmadığını ve aracılık yetkisinin dahi olmadığını ileri sürerek ... 5. İcra Müdürlüğü 2013/8117 Esas sayılı dosyasından borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava, taraflar arasında imzalanan tellalık sözleşmesi gereği talep edilen cezai şartın tahsili istemiyle açılan takip nedeniyle borçlu olunmadığın tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, 28/09/2015 havale tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınarak; davacı ile davalı arasında yapılmış bulunan 11/10/2012 tarihli emlak görme belgesinin geçerli ve taraflar arasında bağlayıcı tellallık sözleşmesi olduğu ve uyuşmazlığın bu sözleşme koşullarına göre çözümlenmesi gerektiği, sözleşmeye konu olan dairenin satışının davalının satın alma imkanını hazırlaması ve sözleşme gereklerini yerine getirmesi nedeniyle, sözleşmenin 2. bendinde kararlaştırılan koşul gereği satış bedeli üzerinden, satış bedelinin %6 + KDV üzerinden tellallık ücretine hak kazandığı, davaya konu yapılan sözleşmede belirtilen taşınmazın satış bedelinin aksi kanıtlanmadığı için 400.000,00-TL olduğu kabul edilerek davalının KDV ile birlikte talep edebileceği tellallık ücretinin toplam olarak 28.320-TL olabileceği, bu belirleme ve hesaplama doğrultusunda davacının davanın menfi tespit davası olduğu ve dava değerinin 68.334,96-TL olarak belirtilmiş olması nedeniyle davalıya 40.014,96-TL borçlu olmadığı, davacı ve davalı taraf %20"den az olmamak üzere tazminat talebinde bulunduklarının bildirildiği ve bu rapora itibar edilerek taraflar arasında düzenlenen tellallık sözleşmesinin geçerli ve bağlayıcı olduğu kanaatine varılarak, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile davacının ... 5. İcra Müdürlüğünün 2013/8117 esas sayılı dosyasıyla dava tarihi itibariyle 68.334,96-TL dosya borcu nedeniyle 40.014,96-TL ile borçlu olmadığının tespitine, davalının kötü niyetli olduğu ispat edilemediğinden, davacının kötü niyet tazminat talebinin reddine, İİK 72/4 maddesi gereği reddedilen miktarın %20"si olan 5.664,00-TL"nin davacıdan tahsili ile davalı alacaklıya ödenmesine karar verilmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki, taraflar arasında düzenlenen 11.10.2012 tarihli sözleşmede taşınmazın satış bedeli 530.000 USD olarak belirlenmiştir. O halde davalı tellalın sözleşmede belirlenen satış bedeli üzerinden talebinin kabulü gerekir. Mahkemece, bu husus göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 683,50 TL harcın davalıya 44,40 TL harcın davacıya iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.