Muhafaza görevini kötüye kullanma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/8535 Esas 2016/1647 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/8535
Karar No: 2016/1647
Karar Tarihi: 18.03.2016

Muhafaza görevini kötüye kullanma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/8535 Esas 2016/1647 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, muhafaza görevini kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine karar verdi. Ancak, sanığın beraat etmesi gerektiği halde mahkumiyetine karar verilmesi, suç tarihinin yanlış yazılması, kararın katip tarafından imzalanmaması ve diğer bazı hatalı uygulamalar nedeniyle hüküm BOZULDU.
Kararda, suçun oluşumu için gereken kanun maddeleri şöyle açıklandı:
- TCK'nın 289/1-son maddesi: Muhafaza görevini kötüye kullanma suçu
- TCK'nın 62/1 maddesi: Haksız fiil sorumluluğu
- TCK'nın 52/2-4 maddeleri: Hapis cezasının elektronik kelepçe ile infazı
- TCK'nın 51/3-6 maddeleri: Çalışma yurtları ve açık ceza infaz kurumlarına ilişkin hükümler
- TCK'nın 53/1 maddesi: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması.

16. Ceza Dairesi 2015/8535 E. , 2016/1647 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
Suç : Muhafaza görevini kötüye kullanma
Hüküm : TCK"nın 289/1-son, 62/1, 52/2-4, 51/3-6, 53/1. maddeleri
uyarınca mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6183 sayılı Kanunun 84/1. maddesi hükmü nazara alındığında menkulün haczinden itibaren 3 ay içinde satışının talep edilmesi gerektiği, 07.08.2009 tarihinde yapılan haciz işleminden sonra malların tesliminin istendiği 22.11.2012 tarihine kadar mahcuzların satışının istenmemesi ve bu şekilde satış isteme süresinin geçirilmiş olduğunun anlaşılması karşısında, mahcuzlar üzerindeki haczin kalkmış olduğu gözetilmeden sanığın unsurları oluşmayan suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi,
2-Kabul ve uygulamaya göre;
a-Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin 22.11.2012 yerine 07.03.2013 yılı olarak yazılması,
b-Gerekçeli kararın ...sicil numaralı katip tarafından elektronik olarak imzalanmaması,
c-Gerekçeli karar başlığında katılanın müşteki olarak gösterilmesi,
d-Seçenek yaptırım olan adli para cezalarının yerine getirilmemesi halinde 6545 sayılı Kanunla değişik 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi uyarınca infaz aşamasında resen uygulama yapılabileceği nazara alınmadan hüküm fıkrasında TCK’nın 52/4. maddesi gereğince ihtarat yapılması,
e-TCK"nın 53/4. maddesi uyarınca kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında TCK"nın 53. maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
Kanun aykırı, sanık müdafiinin ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 18.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.