17. Hukuk Dairesi 2015/17757 E. , 2018/11594 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; 01/11/2010 tarihinde davalı ..."ın kullanmakta olduğu aracıyla seyir halinde iken yaya olarak geçmekte olan davacıya çarptığını ve çarpma neticesinde davacının gözünde kayma ve belinde çatlak oluşmasına sebebiyet verecek şekilde yaralanmasına neden olduğunu, davacının evli ve 3 çocuğu bulunduğunu, oğlunun askerde olup büyük kızının da evli olduğunu, diğer kızının ise davacı ile aynı evde yaşadığını, kazadan önce haftada en az 6 kez gündelik olarak evlere temizliğe giden davacının kaza gününden beri yaklaşık 19 aydır çalışamadığını, davacının eşinin ise uzun süredir işsiz ve sigortasız olduğunu, hiç bir sosyal güvencesi bulunmayan davacının tedavi masrafını dahi karşılayamadığını, maddi zarar kalemlerinin uzman bilirkişilerce ayrıntılı olarak tespitinin gerektiğini, 50 kez hastaneye gidip gelmesi nedeniyle ve gidiş dönüş ücretinin günlük ortalama 150,00 TL olması nedeniyle şimdilik 7.500,00 TL ulaşım bedelinin, 600,00 TL muayene ücreti ve 1.400,00 TL ilaç masrafı olmak üzere toplam şimdilik 2.000,00 TL, bakıcı masrafı olarak 3.000,00 TL ve evlere gündelik temizliğe giden davacının gündelik ortalama kazancının 100,00 TL olup aylık ortalama 2.500,00 TL kazancı bulunurken kazadan sonra çalışmadığından maaş kaybı toplamı 47.500,00 TL, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik maddi tazminat kalemi olarak toplam 60.000,00 TL talep ettiklerini, davalının asli kusurundan kaynaklanan trafik kazası nedeniyle davacının yaşadığı elem
ve üzüntü, duyduğu ölüm korkusu ve yaşadığı psikolojik travma, endişe, kaygının davacıda onarılması güç manevi zararlar oluşturduğunu, bu durumun davacının ailesini de etkilediğini, davacı lehine 10.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesi gerektiğini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 60.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi toplam 70.000,00 TL tazminatın olay gününden başlayarak yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan delliler ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; 650,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 731,25 TL bakım giderinden oluşan toplam 1.381,25 TL maddi tazminatın tahsilde tekerrüre sebebiyet vermeksizin olay tarihi olan 01/11/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin maddi tazminat talebinin reddine, ilaç ve tedavi gideri yönünden 6111 sayılı Yasa gereğince SGK sorumlu olduğundan, bu yöndeki talebin reddine, manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 2.500,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 01/11/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle, oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına ve manevi tazminatın takdirinde B.K.nun 47.maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nasafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 8,20 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 03/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.