23. Hukuk Dairesi 2014/480 E. , 2014/3446 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Bakırköy 9. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 24/10/2013
NUMARASI : 2013/377-2013/520
Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hüküm süresi içinde davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmiştir.
Temyize konu karar niteliği gereği duruşmaya tâbi olmadığından duruşma isteminin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, A. Y. ait taşınmazın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde davalı lehine tesis edilen ipoteğin gerçek bir borca dayandığının davalı yanca ispatlanması gerektiğini, bir yıllık süre için tesis edilen ipoteğin taşınmazın paraya çevrildiği tarih itibariyle geçerliliğini yitirdiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin davalıya pay ayrılmasına ilişkin kısmının iptali ile müvekkili banka alacağının ikinci sıraya ayrılan paydan ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, ipotek senedindeki bir yıllık ibaresinin, faizsiz olarak tesis edilen ipoteğe bir yıl sonra faiz uygulanacağını ifade ettiğini, TMK"nın 864. maddesi uyarınca ipoteğin tesisinden itibaren alacak için zamanaşımı işlemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davanın kabulü ile sıra cetvelinde davalı alacaklının yerinin iptaline dair verilen karar, taraf vekillerinin temyiz itirazı sonrasında Dairemizin 25.01.2013 tarih ve 2012/6035 Esas, 2013/461 Karar sayılı ilamıyla bozulmuş; davacı vekilinin karar düzeltme istemi üzerine Dairemizin 04.07.2013 tarih ve 3451 Esas, 4657 Karar sayılı ilamıyla, davalı tarafın ipotek resmi senedinde adı geçen şirketlerden alacağı olmadığını açıkça beyan ettiğine ve istem tarihi itibariyle ipotek süresi geçtiğine göre ipoteğin şeklen ve içerik olarak teminat fonksiyonu ifa edemeyeceği, sıra cetvelinde davalıya ayrılan paydan öncelikle davacı alacağının karşılanmasına, artan tutar olursa bunun davalıya bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, davalının yerinin iptaline karar verilmesinin doğru olmadığı belirtilerek bozulmuştur.
Mahkemece, bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda; taşınmazın tapu kaydı üzerine 29.12.2008 tarihli resmi senet ile hissenin tamamı üzerinde E... Kargo Tic. Ltd. Şti. ile C... Ulus. Taş. Tic. A.Ş."nin borçlarının teminatının teşkil etmek üzere N.. K.."ndan aldığı 1.250.000,00 TL bedelle N.. K.. lehine 2. derecede faizsiz ve 1 yıl süre ile serbest derecede istifade etmek üzere ipotek tesis edildiği, bu miktarda büyük bir paranın davalı tarafından dava dışı borçlu A. Y. herhangi bir belge veya teminat alınmaksızın verilmiş olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, borçlu A. Y.E.. Kargo Ltd. Şti. ve C.. Ulus. Taş. Tic. A.Ş."nin borçlarının teminatı olarak söz konusu ipotek davalı lehine konulmuş ise de, adı geçen şirketlerin iflasına karar verildiği, bu iflas kararına rağmen davalının alacak masasına kaydını yaptırmadığı, bu hususun davacı vekilinin beyanından anlaşıldığı ve davalı tarafın bu beyana herhangi bir itirazının olmadığı, dava dışı A. Y. ipotek belgesinde davalıdan "1.250.000,00 TL aldım" şeklindeki beyanının, alacağın varlığını kanıtlamaya başlı başına yeterli olmadığı, kesin borç ipoteği olarak değerlendirmenin mümkün olmadığı, bu davada ispat yükünün, kural olarak davalı tarafa düştüğü, davalının alacağının varlığını ispat edemediği gerekçesiyle, davanın kabulü ile, 16.01.2012 tarihli sıra cetvelinin 2. sırasında yer alan davalıya ayrılan paydan öncelikle davacı alacağının karşılanmasına, artan miktarın olması halinde davalıya bırakılmasına karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.