Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/352
Karar No: 2014/3445
Karar Tarihi: 05.05.2014

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2014/352 Esas 2014/3445 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2014/352 E.  ,  2014/3445 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul 44. Asliye Ticaret Mahkemesi
    TARİHİ : 31/10/2013
    NUMARASI : 2013/88-2013/282

    Taraflar arasındaki karşılıklı kooperatif üyeliğinin tespiti, müdahalenin önlenmesi davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl davada davacı-karşı davada davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Asıl davada davacı vekili, davalı İ.. K.."nun 09.08.2007 tarihli devir sözleşmesi ile davalı kooperatifteki hisselerini müvekkiline devrettiğini, devredilen bu ortaklık paylarına kur"a sonucu isabet eden konutların müvekkiline satıldığını, sözleşme tarihinden itibaren de dava konusu yerlerin müvekkili tarafından kullanıldığını ileri sürerek, davalının kooperatif ortaklığının iptali ile müvekkilinin kooperatif ortaklığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı kooperatif vekili, davanın reddini istemiştir.
    Davalı İ.. K.. vekili, devir sözleşmesinin geçersiz olduğunu savunarak, asıl davanın reddini istemiş, karşı davada ise, davaya konu yerlerde işgalci durumunda olan davalının müdahalesinin men"ine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece, asıl davanın açılmamış sayılmasına; karşı davanın kabulüne dair verilen karar, asıl davada davacı-karşı davada davalı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 13.06.2012 tarih ve 1485 Esas, 4153 Karar sayılı ilamıyla, maktu harca tabi olan asıl davanın nispi harca tabi olduğundan bahisle verilen kesin süreye uyulmadığı gerekçesiyle asıl davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin doğru olmadığı, asıl davada davacı-karşı davada davalının Sarıyer 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2010/52 E., 2011/268 K. sayılı kararıyla, davaya konu kooperatif üyelik devrine ilişkin 09.08.2007 tarihli sözleşme nedeniyle özel belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçları sebebiyle cezalandırılmasına ilişkin kararın henüz kesinleşmediği, bu kararın kesinleşmesi beklenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur. Mahkemece, bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda; bozma öncesi verilen ilama dayalı olarak, asıl davada davacı-karşı davada davalının, İstanbul 6. İcra Müdürlüğü"nün 2011/28838 Esas sayılı dosyasında uyuşmazlık konusu taşınmazdan tahliye edildiği, Yargıtay 15. Ceza Dairesi"nin 16.02.2012 tarih 2011/67975 Esas 2012/8379 Karar sayılı ilamı ile sanık S.. P.. hakkında özel belgede sahtecilik suçundan verilen kararın onanmasına karar verildiği, kararın kesinleştiği, dolandırıcılık suçundan verilen kararın ise bozulduğu, İstanbul 53. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2012/383 (bozmadan önce 2010/52) Esas sayılı dosyasında 25.04.2013 tarihli kararla sanığın dolandırıcılık suçundan da cezalandırıldığı ve bu kararın sanık tarafından temyiz edildiğinden henüz kesinleşmediği, asıl dava yönünden davacının 09.08.2007 tarihli devir sözleşmesi ile davalı kooperatifin mülkiyetindeki C 53-54 (yeni no 39-41) no"lu davalı İ.. K.."ya ait ortaklık payını satın aldığı iddiasıyla, kooperatif ortaklığının tespitine ve davalı İ.. K.. adına olan ortaklık payının iptaline karar verilmesini talep ve dava ettiği, anılan devir sözleşmesinin sahte olarak düzenlendiğinin tespit edildiği ve bu kararın kesinleştiği, dolandırıcılık suçundan verilen kararın beklenmesinin gerekli olmadığı, bu sahte senede dayalı olarak herhangi bir devir hakkına hak kazanmayacağı; karşı dava yönünden, davalı S. P. dayandığı devir sözleşmesi sahte olduğundan davaya konu taşınmazı haksız olarak işgal ettiği, davalının taşınmazı kullanmasının herhangi bir hukuki nedene dayanmadığı, her ne kadar ilk karar sonucunda bu kararın icraya konulması suretiyle davalının taşınmazdan icra marifetiyle taşınması sağlanmış ise de, bunun Yargıtay tarafından bozulan karar uyarınca sağlandığı, ancak daha sonra kararın bozulması sebebiyle fiilen yapılan teslimin hukuki bir dayanağının kalmadığı, bu nedenle fiilen teslim edilen taşınmaz yönünden hükmen teslim kararı verilmesi gerektiği belirtilerek asıl davanın reddine, karşı davanın hükmen kabulü ile, müdahalenin men"ine, taşınmazın davacı İrem Kaino"ya hükmen teslimine, (daha önce ilk karar ile fiilen teslim edilen yerin hükmen teslimine) karar verilmiştir.
    Kararı, asıl davada davacı –karşı davada davalı vekili temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, karşı davada davalı vekilinin tüm; asıl davada davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2-Asıl dava, kooperatif ortaklığının tespiti istemine ilişkindir. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 3/2. maddesi "Müteselsil sorumluluk da dahil olmak üzere, birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her ret sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunur." hükmünü içermektedir.
    Mahkemece, sahte belge ile kooperatif ortaklığının sağlanamayacağı gerekçesiyle, asıl dava esastan reddedildiğine ve ret sebebi davalılar yönünden ortak olduğuna göre asıl davada kendilerini ayrı vekillerle temsil ettirseler de davalılar lehine tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, ayrı ayrı hükmedilmesi doğru olmamış ve kararın bu nedenle asıl davada davacı yararına bozulması gerekmiş ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi, yeniden yargılamaya gereksinim göstermediğinden, HUMK"nın 438/7. maddesi uyarınca hükmün, aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, karşı davada davalı vekilinin tüm; asıl davada davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl davada davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın "HÜKÜM" bölümünün "ASIL DAVA YÖNÜNDEN" alt başlığındaki (b) ve (c) bentleri çıkarılarak, yerine (b) bendi olarak "Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 1.320,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalılara eşit olarak verilmesine," ibaresinin eklenmesi, (d) bendinin, (c) bendi olarak düzeltilmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi