11. Hukuk Dairesi 2015/9227 E. , 2016/5215 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ....... FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/03/2015
NUMARASI : 2012/252-2015/43
Taraflar arasında görülen davada ..... Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 03/03/2015 tarih ve 2012/252-2015/43 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ...... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin “.....” ibaresi taşıyan çok sayıda tescilli markasının olduğunu, davalının ise kötüniyetli olarak müvekkil şirket adına tescilli “.....” esas unsurlu markalar ile ayırt edilemeyecek kadar benzer olan “.....” ibareli marka başvurusunda bulunduğunu, yapılan itirazların nihai olarak YİDK tarafından haksız ve hukuka aykırı olarak reddedildiğini, markanın tanınmış marka olduğunu ileri sürerek, TPE YİDK"in 2012-M-3340 sayılı kararının iptaline, davalı adına tescil başvurusu yapılan 10.06.2010 tarih ve 2010/38359 sayılı “........” markanın tescili halinde hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalının 30. sınıftaki “....” emtiasına ilişkin olan 2010/38359 sayılı ibareli marka başvurusu/tescili ile davacının 2000 24089 sayılı, 2003 13834 sayılı , 2006 01243 sayılı, 2006 16353 sayılı, 2007 16706 sayılı, 2007 65503 sayılı ve 2007 65502 sayılı markalarının aynı/benzer/ilintili emtiaları kapsadığı, ancak marka işaretleri arasında benzerlik olmadığından, 556 sayılı KHK’nın 7/1-b ve 8/1-b maddeleri anlamında iltibas tehlikesinin bulunmadığı, davacının “eti form” markaları tanınmış olmakla birlikte, marka işaretleri arasında iltibas yaratacak benzerlik bulunmadığından 556 sayılı KHK’nın 8/4 maddesindeki diğer koşulların mevcut olmadığı, 556 sayılı KHK’nın 8/4 maddesi kapsamında davalı başvurusunun tescilinin engellenemeyeceği, davalının dava konusu başvuru açısından, yine “......” emtiasında önceden tescil edilmiş olan 2000 25507 sayılı “.......” ibareli markasından kaynaklanan müktesep hakkının bulunduğu, 556 sayılı KHK’nın 8/5 maddesi uyarınca dava konusu markanın tesciline bir engel bulunmadığı, davalı yanın marka başvurusunun kötü niyetli olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 01,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 09/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.