3. Ceza Dairesi Esas No: 2017/12390 Karar No: 2017/13068 Karar Tarihi: 18.10.2017
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2017/12390 Esas 2017/13068 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2017/12390 E. , 2017/13068 K.
"İçtihat Metni"
Kasten yaralama ve kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçlarından sanık ..."ın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 86/2, 160, 62 ve 52/2. maddeleri gereğince 3 ay 10 gün hapis ile 25 gün hapis ve 80,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına dair İstanbul 18. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/12/2016 tarihli ve 2013/248 esas, 2016/357 sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığı"nın 13.06.2017 tarih ve 2017/3548 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 03.07.2017 tarih ve 2017/38282 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi. Mezkur ihbarnamede; Kasten yaralama ve kaybolmuş veya hata sonucu ele geçirilen eşya üzerinde tasarrufta bulunmak suçlarının soruşturulma ve kovuşturulmalarının şikayete bağlı olduğu ve mağdur ..."ın 10/09/2013 tarihli ikinci celsede vermiş olduğu beyanında sanık hakkındaki şikayetinden vazgeçtiği, 5237 sayılı Kanunun 73/6. maddesi gereğince şikayetten vazgeçmeyi kabul edip etmediği hususunda sanığın beyanı saptanarak sonucuna göre vazgeçmenin kabul edilmemesi halinde davaya devam edilip, suçun sübutu kabul edilirse düşme, suçun sübutu kabul edilmezse beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesinde, Kabule göre de; 5237 sayılı Kanun"un “Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf” başlıklı 160. maddesinin “Kaybedilmiş olması nedeniyle malikinin zilyedliğinden çıkmış olan ya da hata sonucu ele geçirilen eşya üzerinde, iade etmeksizin veya yetkili mercileri durumdan haberdar etmeksizin, malik gibi tasarrufta bulunan kişi, şikayet üzerine, bir yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır.” şeklinde yer alan düzenleme ile hapis veya adli para cezasının seçenek olarak öngörülmüş olmasına rağmen, sanığın hapis cezası ile birlikte adli para cezasına mahkumiyetine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK"nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı. Gereği görüşülüp düşünüldü: Adalet Bakanlığı"nın kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; İstanbul 18. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/12/2016 tarihli ve 2013/248 esas, 2016/357 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nin 309/4. maddesinin (d) bendi gereğince kanun yararına BOZULMASINA, sanık hakkında açılan kamu davasının 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 73/4. maddesi delaletiyle 5271 sayılı CMK" nin 223/8. maddesi gereğince mağdur Özgür Tokmak’ın şikayeti söz konusu olmadığından ayrıca sanık ..."ın 03.12.2013 tarihinde mahkemede vazgeçmeyi kabul ettiği anlaşıldığından her iki hükmün DÜŞÜRÜLMESİNE; dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE; 18.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.