2. Hukuk Dairesi 2014/22102 E. , 2015/8427 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Velayetin Düzenlenmesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 27.04.2015 günü temyiz eden davacı ... ile vekili Av. ... ve karşı taraf davalı ... vekili Av. ... ile Kayyım ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Boşanma kararı ile çocukların velayeti babaya bırakılmış, karar 13.10.2010 tarihinde kesinleşmiş, baba 10.11.2012 tarihinde ölmüştür. Dava, 19.11.2012 tarihinde anne tarafından açılmıştır. Çocuklar, 2004 ve 2006 doğumludur. Toplanan deliller, velayetin anneye verilmesine mani bir durumun varlığını kabule yeterli değildir. Çocukların velayeti babada iken, babanın bu çocukları üvey kız kardeşinin yanına bıraktığı, annenin çocuklarıyla kişisel ilişki kurmasının dahi engellendiği, çocuklara ilgi göstermediğine ilişkin bir delil bulunmadığı gibi, anne yanında kalmalarının çocukların bedeni, fikri ve ahlaki gelişmelerin engel olacağı yönünde ciddi sebep ve delillerin mevcut olmadığı görülmektedir. Bu durumda velayetin anneye verilmesi gerekirken, yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, duruşma için taktir olunan 1.100,00 TL. vekalet ücretinin Hatice"den alınıp Keziban"a verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 27.04.2015 (Pzt.)
KARŞI OY YAZISI
Dava, velayetin düzenlenmesi davası olmakla, uyuşmazlık hem kamu düzenine ilişkindir, hem de re’sen araştırma ilkesi kapsamında irdelenmesi gereken bir uyuşmazlıktır. Mevcut araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyle ki; dosyada mevcut 22.05.2013 tarihli sosyal hizmet uzmanı ve psikolog imzalarını taşıyan heyet raporunda; “tarafların boşanmalarından sonra müşterek çocukların bakımıyla baba ve halanın ilgilendiği, babanın vefatından sonra ise halanın ilgilenmeye devam ettiği, hala tarafından çocuklara yeterli ilgi ve bakımın sunulmuş olduğu, davalı halanın çocukların bakımı konusundaki isteğinin samimi olduğu ve bu konuda halada yeterli bilinç düzeyinin bulunduğu, çocukların kendilerini halaya yakın hissettikleri ve onu anne yerine koydukları, aralarında karşılıklı sevgi ve güven bağının bulunduğu, buna karşılık, davacı anneye karşı çocukların tepkili oldukları, annenin ise boşanma süreci ve sonrasında sağlıklı tepkiler veremediği ve kendisinin psikolojik destek ve çocuklarla iletişim için profesyonel yardım alması gerektiği ve mevcut durumda çocukların hala yanında kalmalarının uygun olacağı” ifade olunmuştur. Hal böyle iken, rapor içeriği ve diğer dosya kapsamı gözetilerek, tam ve sağlıklı bir sonuca ulaşmak amacıyla, çocuklar ile annenin “çocuk ve ergen ruh sağlığı ve hastalıkları A.B.D” mevcut bulunan bir üniversite hastanesine sevklerinin sağlanması ve yeterli uzman sayısından oluşacak bir heyetçe gerekli inceleme ve araştırmaların yapılması, gerektiğinde belirli bir süre uzman heyeti kontrolünde anne ve çocukların ilişkisinin sağlıklı bir zemine oturma ve yürüme imkanının bulunup bulunmadığının açık ve net bir şekilde ortaya konması ve bu durumun heyet raporuna bağlanması, öte yandan Türkiye’nin de taraf olduğu “Uluslararası Çocuk Hakları Sözleşmesi”nin 11. maddesi gereğince karar tarihinde idrak yaşında bulunan küçük çocukların da velayete ilişkin görüş ve düşüncelerinin de alınması suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmedi gibi, aksine düşüncelerle ve mahkeme gerekçesine ve uzmanların raporuna uygun düşmeyen sayın çoğunluğun görüşüne katılmamıza imkan olmadığı gözetilerek, işbu çoğunluk kararına muhalefetimizi saygıyla sunarız.