Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2017/2178 Esas 2017/13036 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/2178
Karar No: 2017/13036
Karar Tarihi: 18.10.2017

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2017/2178 Esas 2017/13036 Karar Sayılı İlamı

3. Ceza Dairesi         2017/2178 E.  ,  2017/13036 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    HÜKÜMLER : Mahkumiyetlerine dair

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    1)Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik müşteki vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Mağdur sanık ... müdafiinin yüzüne karşı verilen hükümleri 11/06/2014 tarihli süre tutum dilekçesi ile “sanık müdafii” sıfatıyla temyiz etmesi, 26/09/2016 tarihli gerekçeli temyiz dilekçesi ile diğer sanık ... hakkında kurulan hükmü de müşteki vekili sıfatıyla temyiz etmesi, gerekçeli dilekçenin 1412 sayılı CMUK"un 310. maddesinde öngörülen 1 haftalık yasal temyiz süresi geçirildikten sonra verilmesi ve mağdurun 07/11/2013 tarihindeki celsede şikayetinden vazgeçtiğini bildirmesi de karşısında, “müşteki vekili” sıfatıyla yapmış olduğu temyiz isteminin CMUK"un 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE,
    2)Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    a)Oluşa ve mahkemenin kabulüne göre, sanık ve mağdurun karşıklı olarak birbirlerini yaraladıkları ve ilk haksız hareketin kimden geldiğinin tespit edilememesi karşısında,Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238 Esas 367 sayılı Kararı uyarınca ve bu kararla uyumlu ceza dairelerinin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında kabul edildiği üzere, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemediğinde şüpheli kalan bu halin sanık lehine 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektirdiğinin gözetilmemesi,
    b)5237 sayılı TCK"nin 62. maddesinde öngörülen "failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın failin geleceği üzerindeki olası etkileri" gibi hususlar değerlendirilmeden “sanık maddi gerçeğin ortaya çıkmasına yasal anlamda yardımcı olmadığından” biçimindeki kanuni olmayan ve yetersiz gerekçe ile takdiri indirimin uygulanmaması,
    c)Mahkum olduğu uzun süreli hapis cezasının 5237 sayılı TCK"nin 51. maddesi gereğince ertelenmesine karar verilen sanığın adli sicil kaydının bulunmaması karşısında, 5271 sayılı CMK"nin 231/6. maddesindeki diğer şartlar açısından da değerlendirme yapılıp sonucuna göre sanık hakkında daha lehe düzenleme olan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun öncelikle uygulanıp uygulanmayacağına karar verilmesi gerekirken, "işlenen suçun özelliği gözetilerek erteleme tedbiri daha uygun görüldüğünden" şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle uygulanmaması,
    Kabule göre de;
    d)Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas - 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinde belirtilen hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 6723 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 18/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.





















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.