Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2009/14013 Esas 2010/250 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/14013
Karar No: 2010/250
Karar Tarihi: 20.01.2010

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2009/14013 Esas 2010/250 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2009/14013 E.  ,  2010/250 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı tarafından, davalı aleyhine 10.06.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve mera olarak sınırlandırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 23.06.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve müdahil tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı ..., köylerine ait meranın kadastro tespiti sırasında davalı adına tarla olarak tescil edildiğini,dava konusu yer ile ilgili olarak davalının ceza mahkemesinde meraya tecavüz suçundan mahkumiyetine karar verildiğini belirterek, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile mera olarak sınırlandırmasını istemiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda dava konusu yerin mera niteliğinde olmadığı, etrafının ham toprak vasfında olduğu, köyün merasının başka mevkilerde tespit edildiği ve ceza davasında da toplanan delillerin yetersiz olup taşınmazın teknik anlamda mera olduğuna dair uzman görüşü bulunmadığı ve davalı lehine TMK 713. maddesinde belirtilen şartların da oluştuğu gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı ... muhtarı ile fer’i müdahil temyize getirmiştir.
    Sulh ceza mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda; davalının taşınmazını farklı tarihlerde meraya doğru genişlettiği sabit olduğundan mahkumiyetine karar verildiği ve hükmün kesinleştiği anlaşılmaktadır. Ceza mahkemesinin mahkumiyet kararının haksız fiilin yani meraya tecavüzün tespitine ilişkin bölümü Borçlar Kanununun 53. maddesi gereğince hukuk mahkemesinde kesin delil teşkil eder. Bu nedenle sulh ceza mahkemesi ilamına dayanak teşkil eden bilirkişi krokisi yeniden yapılacak keşif sureti ile zemine uygulanmalı, mera olarak gösterilen yerlerin davalıya ait parsel çapı ile çakışan kısımları tespit edilerek, davanın kabulüne karar verilmelidir
    Eksik inceleme, araştırma ve değerlendirme sonucu davanın reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde temyiz harcının yatıranlara iadesine, 20.01.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.