16. Ceza Dairesi Esas No: 2015/7095 Karar No: 2016/1531 Karar Tarihi: 03.03.2016
Yalan tanıklık - Hakaret - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/7095 Esas 2016/1531 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen hükümde, suç adının “yalan tanıklık, hakaret” yerine sadece “hakaret” olarak yazılması hatalı bulunarak düzeltildi. Sanık yokluğunda verilen hükümü temyiz eden sanığın, süre geçtikten sonra yaptığı temyiz başvurusu reddedildi. Sanığın psikolojik tedavi gören bir özürlü hastası olduğu tespit edildi. Ancak hüküm kurulurken sanığın hukuki durumunu tayin etmek için rapor alınmadığı ve kanun maddeleri detaylı bir şekilde tartışılmadığı görüldü. Bu nedenle hüküm bozuldu ve kanun maddeleri (TCK 272/2, 53; 125/1, 53; CMK 310/1, 317, 231/5-6) detaylı bir şekilde incelenmesi gerektiği vurgulandı.
16. Ceza Dairesi 2015/7095 E. , 2016/1531 K. "İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Yalan tanıklık, Hakaret Hüküm : Sanıklar hakkında TCK"nın 272/2, 53; 125/1, 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Hükümde suç adının “yalan tanıklık, hakaret” yerine sadece “hakaret” yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası kabul edilmiştir. 1- Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde; Sanığın yokluğunda verilen hükmü CMUK"nın 310/1. maddesinde öngörülen bir haftalık süre geçtikten sonra 20.02.2013 tarihli dilekçesi ile temyiz ettiği anlaşılmakla, temyiz inceleme başvurusunun 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 2-Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde ise; A- Olayın olduğu dönemlerde uyuşturucu bağımlısı olduğunu ve psikolojik tedavi gördüğünü beyan eden sanığın, dosyaya sunduğu 02.08.2012 havale tarihli dilekçesi ekindeki Dr. ... Devlet Hastanesi Özürlü Sağlık Kurulu Raporuna göre, % 80 özürlü ve psikoz hastası; ... Araştırma ve Uygulama Hastanesi Sağlık Kurulu raporuna göre de, şizofreni ve antisosyal kişilik bozukluğu tanısı konulmuş olması karşısında, sanığın suç tarihinde işlediği fiilin hukuki anlam ./..
ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin bulunup bulunmadığı ve TCK"nın 32. maddesi kapsamında olup olmadığının tespiti açısından yöntemince rapor alınarak sonucuna göre hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, B- Kabul ve uygulamaya göre de; a- TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından;vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemiş olması ve ayrıca TCK"nın 53. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararının gözetilmesi lüzumu, b- Adli sicil kaydı olmamasına ve katılanın maddi zararı bulunmamasına rağmen, suç ve hüküm tarihi itibariyle yürürlükte bulunan kanun hükümlerine göre CMK"nın 231/5-6. maddesindeki subjektif koşullar karar yerinde tartışılıp değerlendirilmeye tabi tutulmaksızın, hükmün açıklanmasının geri bırakılması hususunda olumsuz karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 03.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.