23. Hukuk Dairesi 2013/8044 E. , 2014/3331 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 24/02/2012
NUMARASI : 2010/650-2012/111
Taraflar arasında görülen menfi tespit ve istirdat davası sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 28.06.2013 gün ve 2139 Esas, 4516 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü:
- KARAR -
Davacı vekili, davalı arsa sahibi C.. Ö.. ile yüklenici müvekkili arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunduğunu, ancak bağımsız bölümünün tapusu verilmediği için dava açıldığını, yargılamada eksik iş bedelinin ödenmesi koşuluyla tapu kaydının iptaline karar verildiğini, müvekkilinin 3. kişilerin icra baskısından kurtulmak ve tapunun hemen verilmesi için davalı arsa sahibi ile protokol yapıldığını, ancak davalının taahhütlerini yerine getirmediği için protokol gereği verilen ve diğer davalıya muvazaalı olarak ciro edilen senetlerin bedelsiz kaldığını ileri sürerek; senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiş, yargılama aşamasında 11.01.2012 tarihli dilekçesi ile haksız ödemenin gerçekleştiğini, bu nedenle davayı istirdat davasına dönüştürdüklerini belirterek, icra takibine konu edilen ve ödenen bedelin tahsilini istemiştir.
Davalı, protokolde tapuyu verme taahhüdü olmadığını, zararlarına karşılık senetlerin verildiğini, savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili ise, bedelsizlik def"inin yetkili hamile karşı ileri sürülemeyeceğini, diğer davalının aralarındaki sözleşmeler gereği davalı şirkete borçlu olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacının protokolü rızaen imzaladığı, senetleri de rızaen verdiği, 200.000,00 TL bedelli senedin tahsil amaçlı verildiği, bu senedin ödenmemesi halinde 400.000,00 TL bedelli senedin cezai şart olarak kararlaştırıldığı, davacının taahhütname kapsamında edimlerini yerine getirmediği, 3. kişilerin icra takiplerinden dolayı haciz baskısının olamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine dair verilen karar davacı vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 28.06.2013 tarih, 2139 E., 4516 K. sayılı ilamıyla onanmıştır.
Bu kez, davacı vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, HUMK"nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 1,95 TL harç ve takdiren 226,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, 29.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.