22. Hukuk Dairesi 2017/1217 E. , 2017/1105 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı vekili, bir kısım işçilik alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, uyulan bozma ilamı doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, 29.03.2016 tarihinde gerekçeli karar yazıldıktan sonra da, davacı vekilinin başvurusu üzerine verilen 25.05.2016 tarihli tavzih kararı ile, davacı yararına olmak üzere gerekçeli kararda yer alan vekalet ücretine dair hüküm düzeltilmiştir.
Mahkeme kararı davacı vekili tarafından, tavzih kararı ise davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun “Hükmün tavzihi” başlıklı 305. maddesinin birinci fıkrasına göre “Hüküm yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her biri hükmün açıklanmasını veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesini isteyebilir.” Aynı maddenin ikinci fıkrasına göre ise “Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez.”
Madde metninden de açık olarak anlaşılabileceği üzere, “hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar” kapsamında değerlendirilmesi gereken vekalet ücretine dair karar, tavzih yolu ile düzeltilemez. Bu konudaki hata, ancak ilgili tarafın başvurusu üzerine kanun yolu incelemesi ile giderilebilir. Bu itibarla, tavzih kararına yönelik temyiz isteminin kabulü ile 25.05.2016 tarihli tavzih kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA karar verildi.
Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin, ücretlerinin ödenmemesi ve yıllık izinlerinin kullandırılmaması sebebiyle iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini ve ayrıca fazla çalışmalarının karşılığının ödenmediğini ileri sürerek ve davalarının belirsiz alacak davası olduğunu belirterek kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti ve fazla mesai ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin yedinci maddesinin ikinci fıkrasına göre “Davanın dinlenebilmesi için kanunlarda öngörülen ön şartın yerine getirilmemiş olması ve husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde, davanın görüldüğü mahkemeye göre Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere üçüncü kısımda yazılı avukatlık ücretine hükmolunur.”
Somut olayda, mahkemece, kıdem tazminatı alacağı yönünden hukuki yarar yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmesine göre, davacı aleyhine maktu miktarı geçmeyecek şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde verilen karar isabetsiz ise de, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca halen yürürlükte olan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın hüküm fıkrasında yer alan “8.885,79 TL nispi vekalet ücretinin de davacıdan alınarak davalıya verilmesine” rakam ve sözcüklerinin hükümden çıkarılarak yerine “1.800,00 TL vekalet ücretinin de davacıdan alınarak davalıya verilmesine” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 06.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.