13. Ceza Dairesi 2014/29564 E. , 2016/3292 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I- Suça sürüklenen çocuklar hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerin incelemesinde;
Suça sürüklenen çocuklar hakkında TCK"nın 62. maddesi uyarınca 1/6 indirim yapıldığında 6 ay 7 gün hapis cezası olması gerekiren, hesap hatası sonucu 5 ay 15 gün olarak hesaplanması, hapisten çevrilen sonuç adli para cezasının da 3740 TL yerine 3540 TL hesaplanarak suça sürüklenen çocuklar hakkında eksik cezaya hükmedilmesi aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Suça sürüklenen çocuklar hakkında 5275 sayılı yasanın 106/4. maddesinin “çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde bu ceza hapse çevrilmez” hükmü gözetilmeden “…ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilmesine” kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar ... ve ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkralarından ayrı ayrı “ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilmesine,” tümcesinin çıkarılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II- Suça sürüklenen çocuklar hakkında hırsızlık suçlarından ayrı ayrı ikişer kez kurulan hükümlerin incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Suça sürüklenen çocukların 05.07.2010 gecesi katılanın ürünlerini sergileyerek satış yapıp, sonrasında da iple bağlamış olduğu çadırına, bahse konu ipleri yakmak suretiyle girerek içeride bulunan suça konu 40-50 adet çakmağı çaldıkları, ertesi günü gündüz vakitte de aynı çadıra bu kez ipleri kesmek suretiyle girip kalan çakmakları çaldıklarının anlaşılması karşısında, suça sürüklenen çocukların eyleminin tek suç olduğu ve TCK"nın 142/1-e, 143/1, 43/1, 31/2 maddelerindeki suçu oluşturduğu halde iki suç kabul edilip aynı yasanın 142/1-b, 143, 31/2 ve 141/1, 31/2 maddeleri ile uygulama yapılması,
2-Kabule göre de; suça sürüklenen çocuklar hakkında 5275 sayılı yasanın 106/4. maddesinin “çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde bu ceza hapse çevrilmez” hükmü gözetilmeden “…ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilmesine” kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş,suça sürüklenen çocuklar ... ve ... müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, ceza süresi bakımından 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 326/son. maddesinin gözetilmesine, 29.02.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.