Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2020/3165 Esas 2020/3017 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/3165
Karar No: 2020/3017
Karar Tarihi: 05.05.2020

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2020/3165 Esas 2020/3017 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2020/3165 E.  ,  2020/3017 K.

    "İçtihat Metni"



    Borçlunun ödeme şartını ihlâl suçundan sanık ..."un, 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun 340. maddesi uyarınca 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına dair ... 1. İcra Ceza Mahkemesinin 23/05/2019 tarihli ve 2019/262 Esas, 2019/590 sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin ... 2. İcra Ceza Mahkemesinin 04/11/2019 tarihli ve 2019/116 değişik iş sayılı kararı aleyhine ... Bakanlığının 10/03/2020 gün ve 94660652-105-55-174-2020-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 18/03/2020 gün ve KYB.2020-35934 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize gönderilmekle okundu.
    Anılan ihbarnamede;
    Dosya kapsamına göre, 2004 sayılı Kanun"un 340. maddesi gereğince taahhüdü ihlâl suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekâlet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiğinden, 23/01/2019 tarihli taahhütnamede takip sonuna kadar işeyecek faiz olarak 19.757,67 Türk lirası, sonraki faiz olarak ise 556,11 Türk lirası belirtilmiş ise de; bu faizlerin hangi dönemleri kapsadığı, icra takibinin kesinleştiği tarihten taahhüt tarihine kadar işlemiş ve taahhüt tarihinden son ödeme tarihine kadar işleyecek faiz olup olmadığı konusunda herhangi bir açıklık olmadığı ve bu nedenlerle işleyen ve işleyecek faiz miktarının taahhüt tutanağında tereddüt oluşturmayacak şekilde ayrı ayrı gösterilmemesi sebebiyle belirsizlik bulunduğundan taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmadığı gözetilerek, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde karar verilmesinde, isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;
    Sanık müdafiinin 25.12.2019 tarihli dilekçesi ile şikayete konu Şubat-2019 ayına ait taksitin ödenmesi nedeniyle yaptığı başvurunun, ... 1. İcra Ceza Mahkemesi’nin 11/12/2019 tarih ve 2019/262 E.-2019/590 Ek Kararı ile reddedilmesi üzerine yaptığı itirazın itiraz mercii olan ... 2. İcra Ceza Mahkemesi’nin 2019/183 D.İş. Sayılı kararı ile reddine ilişkin kararın kanun yararına bozulması için ... Bakanlığı’na başvurduğu anlaşılmakla, bu karara ilişkin olarak kanun yararına bozma yoluna gidilip gidilmeyeceği hususunda gereğinin takdir ve ifası için dosyanın ... Bakanlığı’na gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 05/05/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.