3. Ceza Dairesi Esas No: 2020/3698 Karar No: 2020/6275 Karar Tarihi: 09.06.2020
Kasten yaralama - hakaret - Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2020/3698 Esas 2020/6275 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2020/3698 E. , 2020/6275 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Kasten yaralama, hakaret HÜKÜMLER : Mahkumiyet, ceza verilmesine yer olmadığı
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Müşteki sanık ..."ın kovuşturma aşamasında 19.01.2016 tarihli celsede alınan savunmasında, müşteki sıfatıyla sanık ..."den şikayetçi olduğunu ve kamu davasına katılmak istediğini belirttiği halde bu hususta bir karar verilmediği; müşteki sanık müdafiin süresinde temyiz dilekçesi verip, hükmü temyiz ederek katılmak iradesini gösterdiği anlaşılmakla, müşteki sanığın 5271 sayılı CMK"nin 260/1. ve 237/2. maddeleri uyarınca hükmü temyize hakkı bulunduğundan katılan olarak, vekilinin katılan vekili olarak kabulüne karar verilerek yapılan incelemede; 1) Sanık ... hakkında karşılıklı hakaret nedeniyle ceza verilmesine yer olmadığına dair verilen karara ilişkin temyiz isteminin incelenmesinde; Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre katılan sanık müdafiin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 2) Katılan sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde; a) Adli tıp kriterleri açısından kemik kırıklarının hayat fonksiyonlarına etkisinin hafif (1) ila ağır (6) derece şeklinde sınıflandırılması ve 5237 sayılı TCK"nin 87/3. maddesinde kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisine göre cezanın en fazla (1/2) oranında artırılmasının öngörülmüş olması karşısında, katılan hakkında düzenlenen adli raporda vücudundaki kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisinin ağır (4) nitelikte olduğunun belirtilmesine rağmen, TCK"nin 3. maddesine göre orantılılık ilkesine aykırı olarak sanığın cezasında (1/2) oranında artırım yapılması suretiyle fazla ceza tayini, b) Sanık hakkında kurulan hükümde, tekerrüre esas alınan İstanbul Anadolu 22. Sulh Ceza Mahkemesinin 06.02.2014 tarihli 2012/423 Esas - 2014/119 Karar sayılı ilamı ile, 5237 sayılı TCK"nin 125/1. maddesine istinaden doğrudan hükmedilen 1.500 TL adli para cezasının karar tarihi itibariyle kesin nitelikte olması nedeniyle tekerrüre esas alınamayacağı ve sanığın adli sicil kaydında bulunan ilamların tekerrüre esas olmadığı gözetilmeden tekerrür hükümlerinin uygulanması, c) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, katılan sanık müdafiin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 09.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.