Muhafaza görevini kötüye kullanma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/7150 Esas 2016/1470 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/7150
Karar No: 2016/1470
Karar Tarihi: 07.03.2016

Muhafaza görevini kötüye kullanma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/7150 Esas 2016/1470 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir kişinin muhafaza görevini kötüye kullanması suçundan yargılandığı davada TCK'nın 289/1, 62/1, 52/2-4 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararı verdi. Ancak, hapis cezasının alt sınırdan belirlenmesine rağmen gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının fazla tayini, sanığın şirket ortağı olup olmadığının araştırılmadan karara bağlanması, seçenek yaptırım olan adli para cezasının yerine getirilmemesi halinde yapılabilecek resen uygulamanın kararda yer almaması ve sanık hakkında tayin edilen kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilirken mevzuata uymama gibi hatalar nedeniyle karar bozuldu. Kanun maddeleri ise şu şekildedir:
- TCK 289/1: Kamu haklarının muhafazasına görevli bir kişinin bu görev nedeniyle kendisine teslim edilen mal veya para veya diğer eşya hakkında, zimmet, gasp veya hırsızlık suretiyle dolandırıcılık yapması halinde, üç aydan üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır.
- TCK 62/1: Ceza, suçun kanunda öngörülen en az ve en çok cezalarının alt sınırından başlayarak tayin ve takdir olunur.
- TCK 52/2-4: Para cezası; 4/1, 4/2, 5, 5/1, 6, 6/1, 7, 7/1, 8, 8/1, 9, 10, 11 ve 289, 290 ve 292 nci maddelerde tanımlanan suçlarda yalnızca veya hapis ce

16. Ceza Dairesi 2015/7150 E. , 2016/1470 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Muhafaza görevini kötüye kullanma
Hüküm : TCK"nın 289/1, 62/1, 52/2-4. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Sanık hakkında temel hapis cezasının alt sınırdan belirlenmesine rağmen gerekçe gösterilmeksizin temel adli para cezasının TCK"nın 52/1. maddesi uyarınca 5 gün yerine teşdiden 90 gün olarak fazla tayini,
2- Sanığın borçlu ... Gıda Et Ltd. Şti"nin ortağı olup olmadığının araştırılarak, sonucuna göre TCK"nın 289/1-son cümlesinin uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılmaması,
3- Seçenek yaptırım olan adli para cezalarının yerine getirilmemesi halinde 6545 sayılı Kanunla değişik 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi uyarınca infaz aşamasında resen uygulama yapılabileceği nazara alınmadan hüküm fıkrasında TCK"nın 52/4. maddesi gereğince ihtarat yapılması,
4- Sanık hakkında tayin edilen kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilirken yasal dayanağı olan TCK"nın 50/1-a maddesinin karar yerinde gösterilmeyerek CMK"nın 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 07.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.