Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/466
Karar No: 2017/1079
Karar Tarihi: 26.01.2017

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/466 Esas 2017/1079 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalının sahibi olduğu işyerinde çalıştığını ve birkaç kez açığa bono aldığını, davalının bu bonoyu takibe koyduğunu ancak borçlu olmadığını ve kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme, işe girerken işverence imzalatılan boş senedin davacı tarafından ispat edilememesi nedeniyle davayı reddetmiştir. Temyiz sonucunda, senedin teminat senedi olup olmadığına dair uyuşmazlık olduğu, iş hukukunda işverenin teminat amacıyla bu tür senetler aldığının anlaşıldığı, işverenin zararını veya alacağını kanıtlamadığı sürece senetlerin geçersiz sayılması gerektiği belirtilerek, senedin teminat senedi olarak alındığı tespit edilmiştir. Bu nedenle, davacının borçlu olmadığının tespiti ve kötü niyet tazminatına karar verilmesi gerektiği kararına varılmıştır. Kararda, iş hukukundaki temel prensipler ve çalışanların korunması ile ilgili maddeler (4857 sayılı İş Kanunu gibi) vurgulanmamıştır.
22. Hukuk Dairesi         2017/466 E.  ,  2017/1079 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:


    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, davalının sahibi olduğu işyerinde 01.07.2001-15.12.2009 tarihleri arasında çalıştığını, işe girerken ve çalıştığı dönemlerde bir kaç kez açığa bono aldığını, davalının aldığı bonoyu 06.11.20008 düzenleme, 01.01.2010 ödeme tarihli, 7.580,00 TL bedelli olarak doldurarak takibe koyduğunu beyanla davalıya borçlu bulunmadığının tespitini ve kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiş, yargılama aşamasında icra dosyasına yapılan ödeme sebebiyle davaya istirdat davası olarak devam ettiklerini belirterek davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davanın haksız ve yersiz olması nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, davacıdan işverence işe girerken boş senede imza alındığının davacı tarafça ispat edilemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    Uyuşmazlık davaya konu istirdat davasının dayanağı olan senedin teminat senedi olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
    İşçi ve işverenin taraf oldukları iş ilişkisinde başlangıçta işe girerken, bazı iş kollarında işverenin teminat amacı ile bu tür senetler aldığı uygulama ile anlaşılmaktadır. Kuşkusuz bu durumun ispatlanması halinde bu şekilde alınan senet, teminat senedi niteliğinde sayılmalıdır. Diğer taraftan, İş Hukuku; işçi ve işveren ilişkisinde, işverenin sosyal ve ekonomik bakımından güçlü olması, işçinin korunması ve işçi lehine yorum ilkeleri dikkate alınarak, sözleşme hukuku alanında ayrılmış ve farklı kurallar getirerek gelişmiştir. Bu nedenle iş hukukunda, düzenlenen belgelere karşı işçi lehine tanık dinletilmesi yoluna gidilmektedir.
    İşçiden teminat olarak alınan senet sebebiyle işçinin borcu, işverene verdiği zarar veya yedindeki nakit miktarı ile sınırlıdır. Zararı ve davacı işçiden alacağı olduğunu işveren ispatlamalıdır. Teminat niteliğinde alınan bu senetler işverenin zararını veya alacağını kanıtlamadığı sürece geçersiz sayılmalıdır.
    Somut olayda, icra takibine konu bononun, 06.11.2008 düzenleme, 01.01.2010 ödeme tarihli, 7.580,00 TL bedelli, keşidecisi ..., lehtarı davalı ... olduğu anlaşılmıştır. Davacı işçi, davalı tarafından işe girerken ve çalıştığı dönemlerde bir kaç kez açığa bono aldığını, davalının aldığı bonoyu 06.11.2008 düzenleme, 01.01.2010 ödeme tarihli, 7.580,00 TL bedelli olarak doldurarak takibe koyduğunu beyan ederek davalıya borçlu bulunmadığının tespitini ve kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiş, yargılama aşamasında icra dosyasına yapılan ödeme sebebiyle davaya istirdat davası olarak devam ettiğini belirterek davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. Davalı ise, açılan davayı kabul etmediklerini beyan etmiştir. Dosya kapsamı, tanık anlatımı, hayatın olağan akışı ve emsal işyerlerinde yapılan uygulamalar dikkate alındığında; takibe konu senedin, davacıdan işe girerken boş olarak alınan senet olduğu anlaşılmaktadır. Dairemizin ve Yargıtayın yerleşik içtihatlarına göre teminat senedi olarak alınan senedin icraya konulması durumunda işverenin bir zararı var ise ispat etmesi gerekir. İşveren buna ilişkin herhangi bir delil sunmamıştır. Yine, davalı taraf davacı ile aralarındaki borç ilişkisininnedenine ilişkin her hangi bir savunma yapmamış, delil de sunmamıştır. Yargılama aşamasında dinlenilen davacı tanığı da, davacı işiçiden işe girerken ve çalışma esnasında boş senetlerin teminat senedi olarak alındığını, işyeri uygulaması olduğunu belirtmiştir. Takibe konu borç miktarı, taraflar arasındaki ilişkinin niteliği, tanık beyanı, hayatın olağan akışı ve emsal işyerlerinde yapılan uygulamalar ve tüm dosya kapsamından senedin teminat senedi olarak alındığı anlaşıldığından, davanın kabulü yerine reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın yukarıda belirtilen sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 26.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi