6. Ceza Dairesi 2017/2950 E. , 2020/744 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 04/10/2017 ve 03/02/2020 tarihli tebliğnameleri ile Dairemize gönderilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Mağdurun 07.10.2015 tarihli kolluk beyanında özetle; olay günü saat 13.10 sıralarında parkta oturduğu sırada yanına gelen sanığın cep telefonunu istediğini, vermemesi üzerine "Hırpalayarak’’ zorla telefonu elinden aldığını, sonrasında parkta oturan ... ’in yanına gittiğini, mağdurun telefonunu istediğinde ise getireceğini söylediğini, parktan ayrılan sanığın arkadaşları ... ve ... ile beş dakika sonra geri geldiğinde mağdurun tekrardan telefonunu istediğini, sanığın ise "Senin telefonun ...’ta, beş dakika sonra gelecek’’dediğini, sonrasında sanığın yanında bulunan ...’a ...’u sorduğunda ise dolmuşa bindiğini ifade ettiği, bir süre sonra sanık ve ...’in parktan uzaklaşmaları üzerine kendisinin de annesini arayarak telefonumu çaldılar dediğini,
Mağdurun 05.04.2016 tarihli duruşmadaki beyanında ise; olay günü saat 13.00 sıralarında Zafer parkında oturduğu sırada sanığın yanına gelerek "Telefonu verir misin birini arıcam" dediğini, bunun üzerine kendisinin verdiğini, sanığın yanında biriyle konuştuğunu, sonrasında ise "Sen burada bekle gelicem" dediğini, kendisinin beklemesine rağmen sanığın gelmediğini, bunun üzerine eve giderek annesine durumu anlattığını, sonra birlikte karakola giderek şikayette bulunduklarını, çelişki nedeniyle önceki ifadesi okunduğunda ise olayın şimdi anlattığı şekilde olduğunu, annesi kızmasın diye o şekilde ifade verdiğini beyan ettiğini,
Mağdurun UYAP ortamından temin edilen, Şevket Yılmaz Eğitim ve Araştırma Hastanesince düzenlenen 07.10.2015 tarihli doktor raporuna göre darp ve cebir izine rastlanılmadığı,
Mağdurun annesi ...’nın 07.10.2015 tarihli kollukta özetle; olay günü oğlunun ağlayarak eve geldiğini, neden ağladığını sorduğunda sanığın telefonunu istediğini vermeyince ise zorla elinden aldığını, 07.10.2015 tarihli kolluk tutanağına göre; ... isimli bayanın, ... isimli şahsı göstererek oğlu ...’nın telefonunu döverek zorla aldığını ve vermediğini, şahıstan şikayetçi olduğunu,
05.04.2016 tarihli duruşmada ise; oğlunun eve gelerek telefonunu aldıklarını, vereceklerini söylemelerine rağmen vermediklerini ifade ettiği, oğlunun daha önce telefonunun zorla alındığını söylemesine rağmen telefonunun iade edildikten sonra, zorla alınmadığını sanığın biriyle konuşmak için aldığını, oğlunun kendisinden korktuğundan dolayı zorla alındığını söylediği yönünde beyanlarda bulunduğu,
Sanığın 07.10.2015 – 08.10.2015 tarihlerinde alınan beyanlarında özetle; mağdurun elinden telefonu sebepsiz bir şekilde aldığını, ancak zorla hırpalayarak almadığını, bu telefonu satmak istemesine rağmen satamadığını, telefonu saklaması için ... isimli arkadaşına verdiğini, 09.02.2016 tarihli duruşmadaki savunmasında ise; kardeşini aramak amacıyla mağdurdan telefonu aldığını, sonrasında ise cebine koyduğu yönünde beyanlarda bulunduğu,
Tamamı sözlü yargılamadan oluşan dosyada; mağdur, müşteki ve sanığın aşamalarda değişen kendi içinde birbiri ile örtüşmeyen iddia ve savunmaları ile dosya kapsamına göre, sanığın suç teşkil eden eyleminin hukuki nitelendirmesinde ortaya çıkan duraksama karşısında;
Öncelikle;
1) Mağdur beyanlarında isimleri geçen ... , ... ve ... ’in olay ile ilgili ayrıntılı beyanları alınıp,
2) Bursa Cumhuriyet Başsavcılığının 2015/82087 sayılı dosyası ile soruşturması ayrı yürütülen ... hakkındaki evrak akıbeti araştırılıp, kamu davasının açıldığının anlaşılması halinde olanaklı ise dava dosyalarının birleştirilmesi, aykırı durumda celp edilip incelenerek dosyaya etkin olan hususların saptanması yapılıp,
3) Mağdur ..., müşteki ... ve sanık ...’ın aşamalarda değişerek gelişen ve bir ölçüde kendi içerisinde birbiri ile çelişen beyanlarındaki açık aykırılıklar da giderildikten sonra, sonucuna göre delillerin bir bütün halinde değerendirilip, eyleminin hukuki vasfının belirlenmesi gerekirken eksik incelemeyle yetinilerek; yerinde ve yeterli olmayan gerekçeyle yazılı şekilde yağma suçundan hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısı ve sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 13.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.