MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Fuhuş, kişisel verilerin kaydedilmesi, verileri hukuka aykırı olarak verme ve ele geçirme
HÜKÜM : Mahkumiyet

KARAR

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Sanık hakkında fuhuş suçundan yapılan incelemede;
Mağdur ... Ç"ün, sanığın kendi adına kendisinin resimlerini kullanarak ...isimli Facebook isimli sosyal paylaşım sitesinde profil oluşturarak kendisine fuhuş için müşteri bulduğuna dair beyanı karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenebilmesi için; mağdurun beyanlarında geçen “facebook” sitesine, onun adına üyelik işlemlerinin yapıldığı bilgisayarın internet servis sağlayıcısı ve internet servis sağlayıcısı tarafından verilen IP adresinin tespit edilmesi, tespit edilen IP adresinin belirtilen tarih ve saatte hangi abone tarafından kullanıldığının ve o abonenin kimlik ve açık adres bilgilerinin belirlenmesi, IP adresini kullanan abonenin sanıkla bağlantısı araştırılıp, gerektiğinde sanığın iş yerinde ve evinde kullandığı bilgisayarlar üzerinde bilişim uzmanı üç kişilik bilirkişi marifetiyle inceleme yapılarak, söz konusu sitedeki üye profillerinin, sanığın kullanımında olan bilgisayar aracılığıyla oluşturulup oluşturulmadığı ve mağdura ait fotoğrafların yer alıp almadığı hususu açıklığa kavuşturulduktan sonra sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, yetersiz gerekçelerle ve eksik incelemeye dayalı olarak sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmesi,
2- Sanık hakkında kişisel verilerin kaydedilmesi suçundan yapılan incelemede;
Dosya kapsamına, iddianamedeki anlatıma ve mahkemenin kabulüne göre; sanığın suç tarihinde diğer sanık ... ... ile fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek, önce bir kamera satın alıp sanık ... ..."e verdiği, sanık ... ..."ünde, sanığın talimatı üzerine katılanın iş yerine giderek kamerayı çantasının içinde açtığı deliğe objektifi denk gelecek ve iş yerindeki ikili koltuğu görüntü kapsamına alacak şekilde yerleştirdiği, bilahare katılanla cinsel ilişkiye girdiği ve ilişki anını da bahsedilen surette kaydettiğinin anlaşılması karşısında, sanığın eyleminin TCK nun 134/1-2. cümlesinde düzenlenen "özel hayatın gizliliğinin ihlali" suçunu oluşturduğu gözetilmeden, bu madde hükmünce cezalandırılması yerine yazılı şekilde aynı yasanın 135/1 maddesi uyarınca hükümlülüğüne karar verilmesi,
3- Sanık hakkında verileri hukuka aykırı olarak verme ve ele geçirme suçundan yapılan incelemede;
Dosya içeriğine göre, sanığın suç tarihinde yanında diğer sanık ... ... olduğu halde katılanın iş yerinin karşısında bulunan taksi durağındaki kimliği tespit edilemeyen bir şahsa, katılan ile sanık ... ..."ün cinsel ilişki anını içeren flaş belleği "bir saat sonra bir arkadaş gelip alacak, muhafaza eder misiniz..." diyerek teslim ettiği, sanıkların katılanla yüz yüze gelmek istemedikleri için böyle bir yöntemi tercih ettikleri, maksatlarının hukuka aykırı şekilde elde ettikleri görüntüleri içeren flaş belleğin katılana ulaştırılmasını sağlamak ve bu şekilde katılandan şantaj yoluyla maddi menfaat elde etmek olduğu, kasıtlarının kişisel verileri başkalarına vermek ya da yaymak olmadığı, zira flaş belleği teslim ettikleri kişinin içerik konusunda bilgisinin olduğuna dair dosyada delil bulunmadığı, dolayısıyla müsnet suçun kasıt unsurunun oluşmadığı anlaşılması karşısında, yasal unsurları oluşmayan suçtan beraati yerine, yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de;
TCK"nın 53/1-c maddesindeki hak yoksunluklarından, kendi alt soyu yönünden koşullu salıverme tarihine, kendi alt soyu dışındakiler bakımından ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi yerine, (c) bendindeki tüm haklardan koşullu salıverme tarihine kadar yoksunluğa karar verilmesi,
TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Kanuna aykırı, sanık ..."nun temyiz nedenleri yerinde görülmekle tebliğnameye kısmen uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına,yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 22/05/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.