Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/15803
Karar No: 2017/8678
Karar Tarihi: 08.12.2017

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/15803 Esas 2017/8678 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2015/15803 E.  ,  2017/8678 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ



    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sonucu .... Köyü çalışma alanında bulunan 101 ada 59, 131 ada 69 ve 137 ada 4 parsel sayılı 6.010.75, 2.706.02 ve 4.057,92 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle Ali evlatları ... ve İbrahim Macit adlarına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... ve müşterekleri, murisleri İbrahim Macit"ten miras yolu ile gelen hakka ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve tescil istemi ile davalı ... aleyhine dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazlarda davalıya ait hisselerin iptali ile, davacıların murisi ....."e ait Üsküdar 2. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 16.03.2009 tarih, 2009/213-192 Esas-Karar sayılı veraset ilamındaki hisseleri oranında davacılar adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davalı ...’ya gerekçeli kararın tebliğine ilişkin 04.06.2015 tarihli tebligatın usulsüz olduğu ve temyiz isteminin süresinde olduğu belirlenerek yapılan temyiz incelemesi neticesinde; dava, kadastrodan önceki haklara dayanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacılar, çekişmeli taşınmazların yakın miras bırakanları İbrahim’e aitken kendilerine intikal ettiğini ileri sürerek davalı ... adına kayıtlı 1/2 oranındaki payın iptali ve İbrahim mirasçıları adına tescili istemiyle dava açmışlardır. Davalı ... ise; çekişmeli taşınmazların müşterek murisleri Ali’den intikal ettiğini, Ali’nin iki mirasçısından birisi olduğunu, bu nedenle yapılan tespitlerin doğru olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davacıların dayandığı tapu kaydı ile satış senetlerinden, çekişmeli taşınmazların davacıların murisi İbrahim’e ait olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm için yeterli değildir. Yapılan keşifte beyanına başvurulan davacı tanıklarından Hasan Bülbül, kadastro çalışmaları sırasında tespit bilirkişisi olarak görev yapmış olup keşifteki beyanları kadastro tutanağındaki beyanları ile çelişmesine rağmen çelişkinin giderilmesi gerekliliği üzerinde durulmamış, davacı tarafın delil listesinde dayandığı 17.06.1985 tarih ve 6 sıra numaralı tapu kaydı tesisinden itibaren revizyon bilgileri ile birlikte getirtilmemiş, davacı taraftan, bu tapunun ve dayandıkları 20.09.1963 tarihli satış senedinin çekişmeli hangi taşınmazlara ait olduğu sorulmamış, söz konusu tapu kaydı ile satış senedi mahallinde yöntemince uygulanmamış, yerel bilirkişi ve tanıkların taşınmazın öncesinde kime ait oldukları, kimden kime ne şekilde intikal ettikleri ve zilyetliğin hangi tarihten beri kime ait olduğu hususlarında yetersiz olan soyut beyanlarına dayalı olarak karar verilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz. O halde, öncelikle davacı tarafın dayandığı 17.06.1985 tarih ve 6 sıra numaralı tapu kaydı tesisinden itibaren tedavülleri ve revizyon bilgisi ile birlikte getirtilmeli, davacı taraftan dayandıkları tapu kaydı ile satış senedinin çekişmeli hangi parsellere ait olduğu hususu sorularak iddiaları somutlaştırılmalı, daha sonra çekişmeli taşınmazları iyi bilen, tarafsız yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile teknik fen bilirkişisi hazır olduğu halde yeniden keşif yapılmalı, keşifte davacıların dayandığı tapu kaydı ile satış senedi ait oldukları taşınmazlar yönünden yöntemince uygulanarak kapsamları tereddütsüz tayin edilmeli, çekişmeli tüm taşınmazların öncesinde kime ait oldukları, kimden kime ne şekilde intikal ettikleri ve zilyetliğin hangi tarihten beri hangi nedenlerle kimde olduğu hususlarında olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, beyanlar arasında doğabilecek çelişkiler yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli, davacı tanıklarından Hasan Bülbül’ün kadastro çalışmaları sırasında tespit bilirkişi olarak verdiği beyanları ile keşifteki beyanları arasındaki çelişkinin nedenleri sorulup saptanmalı, fen bilirkişinden kayıt uygulamasını da gösterir keşfi takibe elverişli rapor alınmalı, bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Eksik araştırma ve incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz, davalı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalıya iadesine, 08.12.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.














    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi