12. Ceza Dairesi 2017/12179 E. , 2018/5551 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suçlar : 6136 sayılı Kanun"a aykırılık, görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal
Karar-Hüküm : 1- Sanık hakkında 6136 sayılı Kanun"a aykırılık suçundan dolayı 6136 sayılı Kanun"un 13/1, TCK"nın 62, 52/2-4, 54/1, CMK"nın 231/5. maddeleri gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar
2- Sanığın görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan dolayı TCK"nın 134/1-1, 134/1-2, 43/2, 62, 53/1-3. maddeleri gereğince mahkumiyetine ilişkin hüküm
6136 sayılı Kanun"a aykırılık suçundan sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar ve görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
A) 6136 sayılı Kanun"a aykırılık suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının, CMK"nın 231/12. maddesi uyarınca itiraz kanun yoluna tabi bulunduğu, aynı Kanun"un 264. maddesi uyarınca kabul edilebilir bir başvuruda mercide yanılmanın başvuranın hakkını ortadan kaldırmayacağı nazara alınarak, sanık müdafiinin temyiz isteminin, itiraz mahiyetinde değerlendirilmesi suretiyle CMK"nın 264/2. maddesi uyarınca gereği merciince yapılmak üzere dosyanın incelenmeksizin mahkemesine iadesinin temini için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
B) Görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Sanık ..."nın, karton kutu içerisine yerleştirdiği gizli kamera düzeneği ile marketinde çalışan mağdurlar ... ve Müge"nin işyeri tuvaletindeki görüntülerini kaydetmesi biçiminde sübut bulan eyleminin, TCK"nın 134/1. madde ve fıkrasında düzenlenen görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçunu oluşturduğuna, aynı suçun mağdurlara karşı tek bir fiille işlenmesi nedeniyle sanık hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasına ilişkin yerel mahkemenin kabulünde dosya kapsamına göre bir isabetsizlik görülmemiştir.
TCK"nın 61/1. madde ve fıkrasında yer alan ölçütler nazara alınarak, dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar birlikte ve isabetle değerlendirilip, denetime olanak verecek ve somut gerekçeler de gösterilmek suretiyle, aynı Kanun"un 3/1. madde ve fıkrası uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, temel cezanın asgari hadden tayin edilmesi; ayrıca, sanığa, görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan dolayı TCK"nın 134/1-1, 134/1-2. madde, fıkra ve cümlesi ile aynı Kanun"un 43/2. madde ve fıkrası gereğince belirlenen 2 yıl 6 ay hapis cezasından, TCK"nın 62. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılması sonucunda, 2 yıl 1 ay hapis cezası hükmetmek yerine, TCK"nın 61. maddesine aykırılık oluşturacak şekilde, yılın aylara dönüştürülüp, 1 yıl 13 ay hapis cezası hükmolunarak, eksik ceza tayini, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni olarak kabul edilmemiştir.
Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilebileceği değerlendirilmiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin hükmün açıklanmasının geri bırakılmamasına, hükmedilen hapis cezasının adli para cezasına veya diğer seçenek tedbirlere çevrilmemiş olmasına, erteleme hükümlerinin uygulanmamasına ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, eleştiri dışında, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 16.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.