11. Hukuk Dairesi 2015/8240 E. , 2016/5110 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada .... Asliye Ticaret Mahkemesi"nce verilen 06/03/2014 gün ve 2012/246 - 2014/92 sayılı kararı bozan Daire"nin 31/03/2015 gün ve 2014/7236 - 2015/4469 sayılı kararı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, taraflar arasında davalı Şirketin satışını yapacağı dayanaklı tüketim mallarının müvekkilince kredilendirilmesinin kararlaştırıldığını, buna göre davalıdan mal alan tüketicilerin kredi kullanmak istediğinde mali durumu hakkındaki bir kısım belgeleri (maaş bordrosu, kira sözleşmesi, hüviyet cüzdanı gibi) davalıya teslim ettiğini, davalının bu belgelerin gerçekliğini kontrol ettikten sonra kredi onayı için müvekkiline gönderdiğini, müvekkilinin gelir durumunu uygun görürse davalı müşterisi ile tüketici kredisi sözleşmesi imzalandığını, malın tüketiciye teslimine dair evrakın ibraz edildiğinde, müvekkilinin mal bedelini peşin olarak davalıya ödediğini, tüketicinin ise kredi sözleşmesindeki taksitlere göre müvekkiline ödeme yaptığını, sistem bu şekilde işlerken bir kısım müşterilerin kredi geri ödemelerini yapmadığını, müvekkilince keşide edilen hesap kat ihtarlarının müşterilere ulaşmadığını, bunun üzerine yapılan araştırmalarda bu kredilerin tahsisi için ibraz edilen tüm belgelerin sahte olduğunun anlaşıldığını, davalının tüketicilerce verilen belgelerin doğruluk ve uygunluğunu kontrol etmek yükümlülüğüne aykırı davranarak müvekkilinin zarara uğramasına neden olduğunu, usulsüz kredi dosyalarındaki toplam zararın 20.638,70 TL, %8 oranındaki sözleşmesel cezai şartın 1.608,05 TL tutarında olduğu gibi, davalıya nakden verilip de artık hukuki dayanağı kalmayan 400 TL otomasyon geliştirme kredisinin, 60 TL işlemiş faiziyle birlikte müvekkiline iadesinin gerektiğini ileri sürerek, 22.168,70 TL."nin dava tarihinden itibaren aylık %15 sözleşme faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, talebin haksız olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerinin temyiz istemi üzerine Dairemizce bozulmuştur.
Bu kez davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK’nın 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 3,20 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK"nın 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 265,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, 05/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.