15. Ceza Dairesi Esas No: 2017/9819 Karar No: 2019/14947 Karar Tarihi: 16.12.2019
Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/9819 Esas 2019/14947 Karar Sayılı İlamı
15. Ceza Dairesi 2017/9819 E. , 2019/14947 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Beraat (atılı suçlardan ayrı ayrı)
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler katılan tarafından esasa yönelik sanık müdafii tarafından vekalet ücretiyle sınırlı olarak temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanığın, suça konu, tanzim edeni katılan ve lehtarı sanık olan, 17.06.2009 tanzim 17.07.2009 ödeme tarihli 400 TL bedelli bonodan dolayı katılan hakkında Bakırköy 9. İcra Müdürlüğünün 2012/4373 esas sayılı dosyasında icra takibi başlattığı, katılanın bonodaki imzaya itirazı üzerine Bakırköy 5. İcra Hukuk Mahkemesinin 2012/408 Esas sayılı dosyasında yargılama sonucu bonodaki imzanın katılana ait olmadığı tespit edilerek icra takibinin iptal edildiği, bu şekilde sanığın nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediğinin iddia edilen olayda; Sanık savunması, katılan beyanı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın, üzerine atılı suçları işlediğine dair mahkumiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılama sonunda, sanığın, üzerine atılı suçları işlediğine dair mahkumiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanın, beraat hükümlerinin kanuna aykırı olduğuna, sanığın atılı suçları işlediğinin sabit olduğu ve eksik incelemeye ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1136 sayılı Kanun"un 168 ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazı bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasına “Sanık kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 3.000 TL vekalet ücretinin hazineden alınıp sanığa verilmesine” ibaresinin eklenmesi suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.