20. Hukuk Dairesi 2016/13097 E. , 2017/10159 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi müdahil Orman Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı gerçek kişiler, kök muris ..."den kaldığını belirterek genel mahkemede 3 parça taşınmazın adlarına tescil talebi ile dava açmışlar; Orman Yönetimi çekişmeli taşınmazların orman niteliğinde olduğu iddiası ile davaya müdahil olarak katılmıştır. Yargılama sırasında yörede arazi kadastro çalışması yapılması ve çekişmeli taşınmazlar için kadastro tesbit tutanağı düzenlendiğinden görevsizlik kararı ile dosya kadastro mahkemesine devredilmiştir.Kadastro çalışmasında çekişmeli taşınmazlar ... köyü 110 ada 42 parsel sayılı 11.000 m2 yüzölçümündeki taşınmaz 1937 tarih 309 nolu vergi kaydı ile, 130 ada 16 parsel sayılı 650 m2 yüzölçümündeki taşınmaz 1937 tarih 1525 nolu vergi kaydı ve 25.01.1943 tarih 17 nolu tapu kaydı ile, 130 ada 15 parsel sayılı 775 m2 yüzölçümündeki taşınmaz 25.01.1943 tarih 17 nolu vergi kaydı ile; 130 ada 17 parsel sayılı 6866 m2 yüzölçümündeki taşınmaz 25.01.1943 tarih 17 nolu tapu kaydı ile; 130 ada 149 parsel sayılı 8000 m2 yüzölçümündeki taşınmaz 25.01.1943 tarih 17 nolu tapu kaydı ile; 170 ada 29 parsel sayılı 11.800 m2 yüzölçümündeki taşınmaz 1937 tarih 139 nolu vergi kaydı ile malik haneleri boş bırakılarak tesbit edilmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davacı gerçek kişi ile müdahil Orman Yönetiminin davasının reddine,Çekişmeli 130 ada 15, 16, 17 ve 149 sayılı parsellerin davalı ... mirasçıları, 170 ada 29 sayılı parselin davalı ... mirasçıları, 110 ada 42 sayılı parselin ise ... mirasçıları adlarına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacılardan Hazine ve müdahil Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmekle Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 14/06/2007 gün 2007/5315-8135 sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; ""Mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hükme yeterli olmadığı, şöyle ki, hükme esas alınan 4.11.2002 tarihli orman mühendisi tarafından düzenlenen raporda çekişmeli taşınmazların tamamının yörede yapılan orman kadastro çalışmalarında orman sınırları dışında bırakıldığı, 1979 tarihli memleket haritalarında ise açık alanda kaldığı ve orman sayılmayan yerlerden olduğu açıklanarak rapor ekinde taşınmazların tahdit hattına göre konumlarını gösteren kroki sunduğu ve elle boyalı memleket haritaları üzerinde taşınmazları işaretlediği, ayrıca aynı bilirkişi tarafından çekişmeli 170 ada 29 parsel üzerinde 15-16 yaşlarında zeytin ağaçlarının bulunduğunun belirtildiği ancak uzman ziraat bilirkişi raporlarında bu zeytin ağaçlarının mevcudiyetinden bahsedilmediği gibi yaşları, aşılı olup olmadıkları, taşınmaz üzerindeki dağılımları hususunda da hiç açıklama yapılmadığı, mahkemece çekişmeli taşınmazlara komşu olan taşınmazların bir bölümünün Kadastro Tesbit Tutanakları, dayanağı olan kayıt ve belgeler getirtilerek yerel bilirkişi ve tanıklar marifeti ile mahalline uygulanmış ise de tüm yönlerden komşu olan taşınmazların Kadastro Tesbit Tutanakları ve dayanakları olan kayıt ve belgelerin getirtilip uygulanmadığı, uzman orman mühendisi bilirkişinin de çekişmeli taşınmazların tahdit hattına göre ve Memleket Haritalarına göre konumlarını açıklarken kadastro paftası ile tahdit haritasının ve Memleket Haritalarının ölçeklerini eşitleyerek çakıştırma yapmadığı, elle boyalı Memleket Haritaları üzerinde işaretleme yaptığı, dava tarihinden sonraki tarihte 1979 tarihinde basılan Memleket Haritalarını uyguladığı, yöreye ilişkin en eski tarihli Memleket Haritalarını uygulamadığı, ayrıca çekişmeli 130 ada 15, 16, 17 ve 149 parsellerin doğu yönden ... Cumhuriyet mahallesine komşu olduğu ve bu mahallede yapılan orman kadastro çalışmasının olduğu dosya kapsamından anlaşıldığına göre bu çalışmaya ilişkin evraklar getirtilerek uzman bilirkişiler tarafından uygulanmadığı belirtilerek usulünce, orman, tapu ve zilyetlik araştırması yapılması"" gereğine değinilmiştir.Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra, davacılar ile müdahil Orman Yönetiminin davasının reddine, ... ili, ... ilçesi, ... köyü, ... mevkiinde bulunan 110 ada 42, Yarendede mevkiinde bulunan 170 ada 29, ... mevkiinde bulunan 130 ada 15-16-17 parsellerin ... mirasçıları adlarına payları oranında tesciline, ... mevkiinde bulunan 130 ada 149 parselin mera niteliğiyle sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilmiş; hüküm müdahil Orman Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1944 yılında 3116 sayılı Kanuna göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 1988 yılında yapılıp dava tarihinde kesinleşmeyen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazların orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik yoktur;
Ancak dava konusu 130 ada 16 parsel nolu taşınmaz üzerindeki şerh hakkında hüküm kurulmaması doğru değilsede bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hükmün 4 numaralı bendinin son satırında yer alan ""...tespit ve tapuya tesciline"" cümlesinden önce gelecek şekilde ""üzerindeki şerhlerle"" cümlesi eklenmesi suretiyle hükmün düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 05/12/2017 tarihinde oy birliği ile karar verildi.