İcbar suretiyle irtikap sanık hakkında - resmi belgede sahtecilik sanık hakkında - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2020/549 Esas 2020/11420 Karar Sayılı İlamı
5. Ceza Dairesi Esas No: 2020/549 Karar No: 2020/11420 Karar Tarihi: 15.06.2020
İcbar suretiyle irtikap sanık hakkında - resmi belgede sahtecilik sanık hakkında - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2020/549 Esas 2020/11420 Karar Sayılı İlamı
5. Ceza Dairesi 2020/549 E. , 2020/11420 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : İcbar suretiyle irtikap (sanık ... hakkında), resmi belgede sahtecilik (sanık ... hakkında) HÜKÜM : Sanık ... hakkında değişen suç vasfına göre; rüşvet alma suçundan mahkumiyet, sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılması EK TEBLİĞNAMEDEKİ DÜŞÜNCE : İncelenmeksizin iade, düzeltilerek onama
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelendi; Tebliğnamede hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen sanık ... hakkında görüşe yer verilmiş ise de; sadece sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmünün temyiz edildiği gözetilerek yapılan incelemede; CMK"nın 260/1. maddesine göre sanık ... hakkında irtikap suçundan açılan kamu davasında katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş olan Hazinenin kanun yoluna başvurma hakkının bulunması ve hükmün vekili tarafından temyiz edilmesi karşısında, 3628 sayılı Yasanın 18. maddesindeki düzenlemenin verdiği yetkiye ve CMK"nın 237/2. maddesine dayanılarak Hazinenin kamu davasına katılan olarak kabulüne, Hazine vekilinin 05/12/2019 tarihli dilekçesinin temyiz iradesi içermediği, sadece katılma istemine yönelik olduğu nazara alınarak, incelemenin sanık ... müdafin temyiz itirazlarıyla sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Bozmaya uyularak yapılan yargılamada sanığın oluşa uygun olarak sübutu kabul edilen eylemine uyan rüşvet alma suçunun suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanığın lehine olan 765 sayılı TCK"da öngörülen cezasının üst sınırı itibarıyla aynı Kanunun 102/3 ve 104/2. maddelerinde belirtilen 10 yıllık asli ve 15 yıllık ilaveli dava zamanaşımı sürelerine tabi olduğu, son suç tarihi olan 30/03/2005 ile inceleme günü arasında ilaveli dava zamanaşımı süresinin gerçekleştiği anlaşıldığından, 5237 sayılı TCK"nın 7/2 ve 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddeleri de gözetilmek suretiyle CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanunun 322/1 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE 15/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.