10. Hukuk Dairesi 2017/430 E. , 2017/2005 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, 1994 – 2000 yılları arasında Tarım Bağ-Kur sigortalılığı ile yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde, Dairemizin bozma ilamına uyularak 01.10.1994-31.12.2000 tarihleri arasında 2926 sayılı Kanuna göre Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun ve davacıya yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davanın yasal dayanağı, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun geçici 7. maddesi delaletiyle mülga 2926 sayılı Kanunun 2., 3., 6., 9. ve 10. maddeleridir
İnceleme konusu davada; mahkemenin 04.11.2014 tarihli ilk kararında davacının 1994-2000 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verildiği, davacının emekliliğe hak kazandığının tespiti talebi de olmasına rağmen bu talep hakkında karar verilmediği, hükmün davacı tarafından temyiz edilmediği anlaşılmaktadır.
09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında da açıkça vurgulandığı üzere, bir Mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda; Mahkeme yönünden o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine bozma kararında açıklanan hukuki esaslar çerçevesinde hüküm kurmak yükümlülüğü doğar. Bu hukuki aşama "usuli kazanılmış hak" olarak adlandırılır. Bu hukuki müessese Mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararındaki esaslar ve istenilenler kapsamında işlem yapmak ve hüküm kurma zorunluluğunu getirir.
Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi, bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak gerçekleşebilir. (Prof. Dr. Baki Kuru, Usuli Müktesep Hak (Usule İlişkin Kazanılmış Hak) Dr. A. Recai Seçkin’e Armağan, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Yayınları No. 351 Ankara, 1974, sayfa 395 vd.)
Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur. (04.02.1959 gün ve 13/5 sayılı YİBK).
Mahkemece Dairemizce verilen bozma kararına uyulmuş ise de, ilk kararı temyiz etmeyen davacı bakımından davalı kurum lehine oluşan usuli kazanılmış hakkın gözetilmediği anlaşılmaktadır.
Mahkemece, davacı kurum lehine usuli kazanılmış hak gözetilmek suretiyle davanın kısmen kabulüne, yaşlılık aylığı bağlanma talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekildi hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne var ki, bu konuların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
S O N U Ç : Hükmün 2 nolu bendinin silinerek yerine " Davacının yaşlılık aylığı bağlanması talebinin reddine" ibaresinin yazılmasına, 4 nolu bendinde yer alan "1.189.35TL" ibaresinin hükümden çıkarılarak yerine "595TL" ibaresinin yazılmasına ve kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.