Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre ve sanık hakkında miktar itibariyle TCK.86/2. Maddesi uyarınca kesin olarak verilen kasten yaralama suçuna ilişkin, katılan ... tarafından vasfa yönelik aleyhe temyiz bulunduğundan bu hükmün de temyize kabil olduğu belirlenerek dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1- Sanık ... hakkındaki tehdit suçundan beraat hükmüne yönelik temyiz incelemesinde; Eyleme ve yükletilen suça yönelik katılan ..."ın temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 2- Sanık ... hakkındaki hakaret suçundan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde; Sanığa yükletilen hakaret eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı; Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı, Anlaşıldığından sanık ..."ün ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 3- Sanık ... hakkında kasten yaralama ve tehdit suçlarından mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde; a- Sanık hakkında duruşma yapılamayacağına ilişkin temel kuralın istisnalarından biri olarak düzenlenen CMK"nın 193/2. maddesinin, dosyada mevcut deliller kapsamında yapılacak incelemede, sanığa yüklenen fiilin suç oluşturmayacağının açıkça anlaşılması durumunda uygulanabilmesi ve somut olay bakımından ise böyle bir durumun söz konusu olmaması karşısında, sanık ... Sümer"in yöntemince sorgusu yapıldıktan sonra hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi, b- Dosya kapsamına göre icra dosyasından kesinleşen takip nedeniyle, sanıkların işyerine hacze gelen katılanın avukat olarak görev icra ettiği sırada gerçekleşen kasten yaralama ve tehdit fiillerinin TCK.nun 265/2. maddesinde vücut bulan görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturup oluşturmayacağı tartışılmadan, kasten yaralama ve tehdit suçlarından ayrı ayrı mahkumiyet hükmü kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve katılan ..."ın temyiz nedenleri yerinde görülerek, tebliğnamedeki isteme uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 17/05/2017 tarihinde oy birliği ile karar verildi.