10. Ceza Dairesi 2017/7341 E. , 2021/1197 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : BURSA 6. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkumiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Cumhuriyet savcısının ve sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık ... hakkında TCK"nın 188/3 maddesi uyarınca belirlenen "5 gün adli para cezası" üzerinden TCK"nın 31/3. maddesi uyarınca 1/3 oranında indirim yapılırken "3 gün adli para cezası" yerine hesap hatası sonucu "2 gün adli para cezası" ve devamında TCK"nın 62/1. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılırken "2 gün adli para cezası" yerine hesap hatası sonucu "1 gün adli para cezası" olarak eksik belirlenmesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Gizli soruşturmacı görevlendirilmesine ilişkin kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan CMK"nın 139. maddesine göre gizli soruşturmacı görevlendirilebilmesi için işlenen suçun kanunda sayılan ve gizli soruşturmacı kullanılabilecek suçlardan olması, suçun işlendiği konusunda somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin bulunması, başka yolla delil elde etme imkanının bulunmaması, suçun örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmiş bir suç olması ve yetkili ve görevli mahkemece bir karar verilmesi gerekir.
Dava konusu suç uyuşturucu madde ticareti yapma suçu olduğu halde, örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen suç olmadığı; zira CMK"nın 139. maddesinin 4. fıkrasına göre örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmeyen suçlarda gizli soruşturmacı görevlendirilemeyeceği; yine CMK"nın "Teknik Araçlarla İzleme" başlıklı 140. maddesindeki düzenlemeye göre, sanık hakkında teknik araçlarla izlenmesine ilişkin bir karar bulunmadığı, gizli soruşturmacı görevlendirilmesine ilişkin karara dayanılarak ve CMK"nın 140. maddesi uyarınca ayrıca bir karar alınmadan teknik araçlarla izleme ve görüntüleme ve ses alma işlemi yapıldığı dosya kapsamından anlaşılmıştır.
Mahkemece suçun sübutu gizli soruşturmacı faaliyetleri ile teknik araçlarla izleme sonucu elde edilen kayıtlara dayandırılmıştır. CMK"nın 217. maddesine göre sanığa atılı suç hukuka uygun şekilde elde edilmiş her türlü delille ispat edilebilir. Hukuka uygun olmayan teknik araçlarla izleme sonucu elde edilen delile dayanılarak sübuta gidilmesi mümkün değildir.
1-) Dosya içerisinde CMK’nın 140. maddesi uyarınca teknik araçlarla izlemeye ilişkin bir karar bulunmadığı anlaşılmakla; sanıklar hakkında 5271 sayılı CMK’nın 140. maddesi uyarınca teknik araçlarla izlemeye ilişkin verilmiş bir kararın bulunup bulunmadığı, bulunuyor ise hukuki denetime olanak sağlayacak şekilde aslı veya onaylı örneği getirtilerek bu dosya içine konulması; yoksa bu yöntemle elde edilen bilgilerin delil olarak değerlendirilemeyeceğinin gözetilmemesi,
2-) Suçun sübutunun tespiti için sanıklardan uyuşturucu madde alma - temin etme eylemini gerçekleştiren gizli soruşturmacılar kolluk görevlisi ise "suçu ve faili belirleme, suçla ilgili delilleri toplama" konusunda faaliyette bulunabileceklerinden, öncelikle gizli soruşturmacıların adli kolluk görevlisi olup olmadığının sorulması, adli kolluk görevlisi ise CMK"nın 139/3. maddesi hükmü de gözetilerek, tanık olarak dinlenilip sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3-) Gizli soruşturmacıların adli kolluk görevlisi olmadığının ve teknik araçlarla izlemeye ilişkin bir kararın bulunmadığının tespiti halinde “suçu ve faili belirleme, suçla ilgili delilleri toplama” konusunda faaliyette bulunamayacaklarından bu yöntemle elde edilen bilgilerin delil olarak değerlendirilemeyeceği hususu gözetilerek sanıkların beyanları da dikkate alınarak sanıklar hakkında TCK"nın 192/3. maddesinde öngörülen etkin pişmanlık hükmünün uygulanıp uygulanmayacağı tartışılmadan hüküm kurulması,
4-) Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 28/04/2015 tarih,2014/462 esas, 2015/135 karar ve 2014/848 esas, 2015/136 sayılı kararlarında da bahsedildiği üzere; gizli soruşturmacı tarafından sanıktan birden fazla kez esrar satın alınmasının, ayrıca suç oluşturmayacağı ve gerçek anlamda bir "alım-satım" söz konusu olmadığı gözetilmeden atılı suçun zincirleme olarak işlendiği kabul edilerek, sanık ...’ın cezasının TCK"nın 43. maddesi ile artırılması suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
5-) 18/06/2014 tarihinde kabul edilip 28/06/2014 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 81. maddesi ile değişik 5275 sayılı Kanun"un 106/3. Maddesi hükmü gözetilmeden, sanıklar hakkında hükmedilen adli para cezasını ödemedikleri takdirde ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceğine karar verilmesi,
6-) Suç tarihinde 15-18 yaş grubunda olan sanık ... hakkında, 5395 sayılı Kanun"un 35. maddesi uyarınca bireysel özelliklerini ve sosyal çevresini gösteren sosyal inceleme raporu alınmaması ya da alınmama gerekçesinin hükümde gösterilmemesi,
7-) Suç tarihinde 12-15 yaş grubunda olan sanık ... hakkında, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 35/1. maddesi uyarınca sosyal inceleme raporu aldırılmadan hüküm kurulması,
8-) Soruşturmaları ayrı yürütülen ... ve ... hakkındaki dosyanın akıbeti araştırılarak haklarında dava açılmış ve derdest ise davaların birleştirilmesi, hüküm verilmiş ve kesinleşmiş ise dosyaların aslı ya da onaylı örneklerinin dosya içine alınıp incelenerek bütün deliller birlikte değerlendirilip, sonucuna göre sanık ... hakkında TCK"nın 188/5. maddesinin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığının tartışılması gerekirken eksik araştırma ve hatalı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, Cumhuriyet savcısı ve sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA, 27.01.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.