Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/150
Karar No: 2016/5010
Karar Tarihi: 04.05.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/150 Esas 2016/5010 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/150 E.  ,  2016/5010 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... ... ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/05/2014
NUMARASI : 2009/47-2014/183

Taraflar arasında görülen davada ... ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 15/05/2014 tarih ve 2009/47-2014/183 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi asıl davada davacı - birleşen davada davalı şirket vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı şirket vekili, asıl davada müvekkili şirket bünyesinde 1995-2008 yılları arasında asgari ücretli olarak çalıştığını ve şube işlemlerini yürüten davalının, malvarlığında son dönemde meydana gelen şüpheli artış üzerine yapılan incelemede, davalının usulsüz birtakım işlemler yaparak müvekkili şirketi zarara uğrattığını öğrendiklerini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 20.000 TL"nin davalıdan tahsilini talep etmiş, birleşen davada ise davanın reddini savunmuştur.
Davalı vekili, asıl davanın reddini savunmuş, birleşen davada ise şirkete herhangi bir borcunun bulunmadığının tespitini talep etmiştir.
Mahkemece, şirket defterlerinin usulünce tutulmadığı, davalı tarafça tutulan günlük kasa defteri, depo defteri ve ... Tarım"dan alınan malların adet ve dökümleri şeklinde tutulan kayıtların, davacının bilgisi dahilindeki kayıtlar olduğu, davalının şirketteki çalışma süresinin 13 yıl gibi uzun bir süre devam etmesi de nazara alındığında, şirket adına gerçekleştirilen faaliyetlere dair kayıtların davacı tüzel kişi tacirin bilgisi dahilinde olmadığı şeklindeki bir savunmanın hayatın olağan akışına aykırı ve ticari işlerdeki genel hayat tecrübelerine ve güvenilirliğe aykırı olduğu, ayrıca davalı hakkındaki ceza soruşturmasında verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kesinleştiği, davalının malvarlığındaki artışın asıl nedeninin, davalının çiftçilikten elde ettiği gelire bağlı olduğu gerekçesi ile asıl davanın ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı asıl davada davacı-birleşen davada davalı şirket vekili temyiz etmiştir.
(1) Asıl dava, davacı şirket çalışanı olan davalının davacı şirket aleyhine sebepsiz olarak zenginleşmesi iddiasına dayalı olarak açtığı alacak ve tazminat davası, birleşen dava ise davalı şirkete borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Görev konusu kamu düzeni ile ilgili olup taraflarca ileri sürülmese bile mahkeme tarafından yargılamanın her aşamasında re"sen ele alınması gereken bir husustur. 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu"na göre, iş mahkemeleri, İş Kanunu"na göre işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında iş akdinden veya İş Kanunu"na dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarını çözümlemekle görevlidir. 24.03.2005 tarih ve 188 sayılı HSYK kararı ile, müstakil iş mahkemeleri kurulmamış olan il merkezleri ile ağır ceza mahkemesi bulunan ve bulunmayan yerlerde (büyük şehir belediye sınırları dışında kalan mülhakatlarda dahil olmak üzere) iş davalarının yargı çevreleri asliye hukuk mahkemesinin yargı çevresi ile aynı kalmak üzere; bir asliye hukuk mahkemesi olan yerlerde bu mahkemede, birden fazla asliye hukuk mahkemesi bulunan yerlerde, 1 numaralı asliye hukuk mahkemesinde çözümlenmesi kararlaştırılmıştır.
Somut olayda, asıl davada davacı-birleşen davada davalı şirket tarafından, 1996-2008 yılları arasında şirket bünyesinde işçi olarak çalışan asıl davada davalı-birleşen davada davacı ... ..."nın usulsüz iş ve işlemleri ile şirket aleyhine sebepsiz zenginleştiği ve şirketi zarara uğrattığı iddia edildiğine ve taraflar arasında işçi-işveren ilişkisi bulunduğu sabit olduğuna göre, uyuşmazlığın İş Kanunu, ilgili sair mevzuat hükümleri ve iş hukuku ilkeleri çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde işin esasına girilerek hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.
(2) Bozma sebep ve şekline göre, asıl davada davacı ve birleşen davada davalı vekillerinin temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, kararın görev yönünden re"sen BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl davada davacı ve birleşen davada davalı vekillerinin temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 04.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi