16. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/20386 Karar No: 2017/8586 Karar Tarihi: 07.12.2017
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/20386 Esas 2017/8586 Karar Sayılı İlamı
16. Hukuk Dairesi 2015/20386 E. , 2017/8586 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında .... Köyü çalışma alanında bulunan 607 parsel sayılı 1136 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz Kadastro Müdürlüğü"nün 08.09.2013 tarihli cevabi yazısı ekindeki askı ilan tutanağından anlaşılmasına göre 4/16 pay Tevhide Zor, 3/16 pay ...., 6/16 pay Halim Zor ve 3/16 pay ile .... adlarına tespit edilmiştir. Malik hanesi davalı olarak gözüktüğünden davacı ..., irsen intikal, pay satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın tapu kaydındaki “itirazlıdır” şerhinin kaldırılması ve adına tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile; 607 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydındaki “davalıdır” şerhinin kaldırılarak taşınmazın 1136 metrekare yüzölçümü ve avlulu ev niteliğinde davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, davacı yararına tescil koşullarının oluştuğu kabul edilmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de dava konusu taşınmaza ait kadastro tutanağı veya suretinin bulunup bulunmadığı, taşınmazın tespitinin kesinleşip kesinleşmediği yeterli şekilde araştırılmadan, taşınmazın tapu kaydındaki davalı şerhinin dayanağı olan hiçbir kaydın bulunmadığı, taşınmaza ilişkin itiraz ya da dava kayıtlarının tespit edilemediği, gerekçesiyle işin esasına girilip karar verilmesi isabetsizdir. Dosya kapsamında .... Tapu Müdürlüğü"nün 13.10.2014 tarihli yazısında dava konusu 607 parsel sayılı taşınmazın davalı olduğu için devredilen taşınmazlar arasında yer almadığı bildirilmiş, yine taşınmaza ait tapu kaydında taşınmazın davalı olduğu belirtilmiştir. Her ne kadar mahkemece, taşınmaza ait kadastro tutanağı Kadastro ve Tapu Müdürlüğü"ne sorulmak suretiyle araştırılmış ise de yapılan araştırma yeterli değildir. O halde öncelikle çekişmeli taşınmaz hakkında dava dosyası bulunup bulunmadığı Kadastro ve Asliye Hukuk Mahkemelerinden ayrı ayrı sorulmalı, bulunamama nedenleri tutanak altına alınmalı, bu hususta esas ve karar defterleri dikkatlice incelenmeli, Tapu ve Kadastro Müdürlüklerine tescil işlemleri için dava dosyalarının gönderilip gönderilmediği sorulmalıdır. Tüm bu işlemler yerine getirildikten sonra dava dosyalarının bulunması halinde ilgili mahkemelerce verilen kararların kesinleşip kesinleşmediği belirlenmelidir. Yine diğer yandan tüm araştırmalara rağmen dava dosyalarının bulunamaması ve ilamların kesinleşmediğinin anlaşılması halinde ise çekişmeli taşınmaz hakkındaki tespit tutanağının kesinleştiği kabul edilemeyeceğinden Asliye Hukuk Mahkemesi davaya bakmakta görevsiz olup, Kadastro Mahkemesine görevsizlik kararı verilmesi, gerekir. Hal böyle olunca, mahkemece bu eksiklikler giderilmeksizin işin esası hakkında yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, 07.12.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.