11. Hukuk Dairesi 2015/10859 E. , 2016/4993 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 31/03/2015 tarih ve 2014/109-2015/67 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 03/05/2016 günü hazır bulunan davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin TSE markası bulunduğunu, davalının iş yerinde yapılan tespitte 18 adet yangın söndürme tüpünde izinsiz olarak marka ve logolarının kullanıldığının belirlendiğini, yine internet sitesinde benzer kullanımın yapıldığını, eylemin marka hakkına tecavüz teşkil ettiğini ileri sürerek, 9.440 TL maddi, 47.200 TL manevi tazminatın tahsilini, tecavüzün önlenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, yangın söndürme tüplerini müvekkilinin üretmediğini, ceza davasında beraat kararı verildiğini, eylemin marka hakkına tecavüz teşkil etmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak, yapılan yargılama ve dosya kapsamına göre, taraflar arasında TSE markasının kullanımına ilişkin sözleşme bulunmadığı, davalının satışını yaptığı ürünler üzerinde ve internet sitesinde davacı marka ve logosunu kullandığı, eyleminin marka hakkına tecavüz oluşturduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 9.440 TL maddi ve 2.500 TL manevi tazminatın tahsiline, tecavüzün önlenmesine, internet sitesindeki görsellerin kaldırılmasına,hükmün ilanına karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, markaya tecavüzün tespiti, maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Bu şekilde davacının davalıya karşı olan birden fazla istemini aynı dava dilekçesinde ileri sürerek istemesi mümkün olup, buna objektif dava birleşmesi denilmektedir. Esasen her biri ayrı bir dava konusunu oluşturan bu istemlerle ilgili olarak verilen kararların herbirinin ayrı vekalet ücretini gerektirmesine rağmen, mahkemece maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkin olarak davacı yararına vekalet ücretine hükmedilip, tecavüzün önlenmesi talebi yönünden davacı yararına vekalet ücreti verilmemesi doğru olmamış, hükmün açıklanan bu nedenle davacı yararına bozulmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 787,92 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, takdir olunan 1.350 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 03/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.