22. Hukuk Dairesi 2017/545 E. , 2017/979 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkilinin belirsiz süreli iş sözleşmesiyle 01.02.2007 - 07.01.2016 tarihleri arasında iş makinası oparatörü olarak çalıştığını, 07.01.2016 tarihinde yazılı bildirim yapılmaksızın ve fesih sebebi açık ve kesin biçimde belirtilmeksizin işine son verildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine, işe başlatılmaması halinde tazminat ve boşta geçen süre ücretinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı işveren, davacının iş sözleşmesinin haksız ve nedensiz olarak sona erdirilmediğini, süreli olan iş sözleşmesine uygun olarak süre bitiminde sona erdirildiğini ve çalışma karşılıklarının tamamının ödendiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davacının davalı KDZ/ ...arafından işe alındığı, akabinde bir süre ... bünyesinde çalıştığı, son olarak 08.07.2015 tarihinde .. Hizmet Götürme Birliğine bağlı olarak çalışmaya devam ederken iş sözleşmesinin 31.12.2015 tarihinde işveren tarafından feshedildiği, fesih sebebinin davacıya açıkça ve yazılı olarak tebliğ edilmediği, savunmasının alınmadığı, işveren tarafından yapılan feshin haklı/geçerli olduğunun inandırıcı biçimde ispatlanamadığı, davacının geçici işçi olduğu ve belirli süreli sözleşme ile çalıştığı ve sözleşme süresinin bitiminde iş sözleşmesinin feshedildiği davalı taraflarca ileri sürülmüş ise de, ... kayıtlarından davacının 2007 tarihinden itibaren sürekli ve düzenli olarak olarak (özellikle aralık sonlarında) çıkışının verildiği, ocak ayında tekrar işe giriş bildirgesinin verildiği, bu durumun süreklilik arzetmesi nedeniyle Yargıtay 7. ve 9. Hukuk Dairelerinin emsal içtihatları dikkate alınarak artık belirli süreli sözleşmeden bahsedilemeyeceği, davacının belirsiz süreli sözleşme ile çalıştırıldığının kabul edilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı davalı temyiz etmiştir.
...-Taraflar arasında fesih tarihi itibariyle işverence otuz veya daha fazla işçi çalıştırılıp çalıştırılmadığı ve dolayısıyla davacının iş güvencesi kapsamında kalıp kalmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. maddesidir.
2-4857 sayılı Kanun’un 18. maddesinin birinci fıkrasına göre iş güvencesi hükümlerinden yararlanmak için otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerinde çalışmak gerekir. Aynı maddenin dördüncü fıkrasına göre işverenin aynı işkolunda birden fazla işyerinin bulunması halinde, işyerinde çalışan sayısı bu işyerlerinde çalışan toplam işçi sayısına göre belirlenir. İşçi sayısına ilişkin bu hüküm nispi emredici olduğundan, daha az işçi sayısını öngören sözleşme hükümleri geçerli kabul edilmektedir.
Otuz işçi sayısının belirlenmesinde fesih bildiriminin işçiye ulaştığı tarih itibariyle belirli-belirsiz süreli, tam-kısmi süreli, daimi-mevsimlik sözleşmelerle çalışan tüm işçiler dikkate alınır.
Dosyadaki belge ve bilgilere göre, davalı işveren işyerinde fesih tarihi olan 2015 yılı Aralık ayında çalışan işçi sayısının otuz kişinin altında olduğu anlaşılmaktadır. Bu bakımdan, davalı işveren işyerinde fesih tarihinde çalışan işçi sayısı otuz kişiden az olup davacı işçi iş güvencesi hükümlerinden yararlanamaz. Mahkemece dava şartları yokluğu sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken davanın kabulüne karar verilmesi hatalıdır.
Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
...-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gerekli olan 31,40 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 2,20 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 27,40 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre ....980,00 TL ücreti vekâletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Yatırılan gider avanslarından varsa kullanılmayan bakiyelerinin ilgili tarafa iadesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, kesin olarak 24.01.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.