10. Ceza Dairesi 2015/3982 E. , 2016/1682 K.
"İçtihat Metni" T.C.
YARGITAY
10. Ceza Dairesi
Adalet Bakanlığı"nın, 18/05/2015 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkında ... Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 26/11/2014 tarihinde 2014/549 esas ve 2014/359 karar sayı ile verilen tedavi ve denetimli serbetlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararın kanun yararına bozulmasının istenmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 01/06/2015 tarihli yazı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- ... Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 26/11/2014 tarihinde 2014/549 esas ve 2014/359 karar sayı ile verilen, 21/04/2014 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık hakkında TCK"nın 191. maddesinin 2. fıkrası gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararın yasa yoluna başvurulmadan kesinleştiği,
2- Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 13/01/2015 tarihli yazısında, "28/06/2014 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı kanunun 68. Maddesi ile değiştirilen TCK 191. maddesi ve aynı kanunun 85 Maddesi ile 5320 sayılı kanuna eklenen geçici 7. Maddenin 2. Fıkrası uyarınca daha önce sanık hakkında denetimli serbestlik veya tedavi tedbirinin uygulanıp uygulanmadığı araştırılarak, daha önce tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış ise sanık hakkında 5237 sayılı yasanın 191. Maddesi gereği hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesinde zorunluluk bulunduğu, bu nedenle itiraz edilmeksizin kesinleşen kararınıza karşı kanun yararına bozma yoluna gidileceği" belirtilerek kararın infazının durdurulmasının istendiği; Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 26/02/2015 tarihinde kararın infazının durdurulmasına karar verildiği
Anlaşılmıştır.
B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, «28/06/2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun un 68. maddesi ile yeniden düzenlenen 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191. maddesi ile kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanma eyleminin suç olmaktan çıkarılmadığı, 1. fıkraya göre, 1 yıldan 2 yıla kadar hapis olan müeyyidenin, 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası olarak artırıldığı, ancak anılan maddenin 2 ve devamı maddelerinde soruşturma aşamasında olan dosyalar için kamu davasının açılmasının ertelenmesi müessesesinin getirildiği, aynı maddenin 5. fıkrasına göre de aynı suçun erteleme süresi içerisinde yeniden işlenmesi halinde ayrı bir soruşturma ve kovuşturma yapılamayacağının hüküm altına alındığı, ancak bu düzenlemeden yararlanabilmek için kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla, kişi hakkında deneme süresi içerisinde kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanma suçundan yürütülmekte olan bir soruşturma veya kovuşturma bulunması gerektiği, aynı maddenin dokuzuncu fıkrasında ise, "Bu maddede aksine düzenleme bulunmayan hâllerde, Ceza Muhakemesi Kanununun kamu davasının açılmasının ertelenmesine ilişkin 171 inci maddesi veya hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 231 inci maddesi hükümleri uygulanır." hükmüne göre, somut olayda denetimli serbestlik tedbiri sırasında gerek görülürse denetimin sona ermesi beklenmeden bu süre içinde sanık tedaviye tabi tutulabileceği gibi bu süre içinde bir suç işlemesi hâlinde de bu eylemin ayrı soruşturma ve kovuşturma nedeni sayılmayacağı, sanık hakkında denetimli serbestlik veya tedavi tedbirinin uygulanıp uygulanmadığı araştırılarak daha önce tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış ise sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191. maddesine göre hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesinde isabet görülmemiştir.» denilerek, ... Asliye Ceza Mahkemesi"nin 26/11/2014 tarihli kararının bozulması istenmiştir.
C) Konunun Değerlendirilmesi:
6545 sayılı Kanunla 5320 sayılı Kanun"a eklenen ek 7. maddenin 2. fıkrasında, "Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Türk Ceza Kanununun 191 inci maddesinde tanımlanan suç nedeniyle yürütülen kovuşturmalarda, hakkında daha önce denetimli serbestlik veya tedavi tedbiri uygulanmayan kişilerle ilgili olarak 191 inci madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir." hükmü öngörülmüştür.
Somut olayda, 26/11/2014 tarihli karardan önce 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"la TCK"nın 191 ve 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddesinin 2. fıkrası gereğince, daha önce tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmayan sanık hakkında "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" karar verilmesi gerekirken "tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri" uygulanmasına karar verilmesi yasaya aykırı olduğundan, kanun yararına bozma talebi bu nedenle yerindedir.
D) Karar :
Açıklanan nedenlere göre; ... Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 26/11/2014 tarihinde 2014/549 esas ve 2014/359 karar sayı ile verilen tedavi ve denetimli serbetlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararın 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine, 30/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.