12. Ceza Dairesi 2017/4297 E. , 2018/5406 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : 466 sayılı Kanun gereğince tazminat
Hüküm : Davanın reddine
Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Davacının gözaltına alındığı ve tutuklandığı tarihler itibariyle davanın 466 sayılı Kanun hükümlerine tabi olduğu, Ceza Genel Kurulunun 23.03.2010 tarih, 2009/256 Esas ve 2010/57 sayılı kararında, 466 sayılı Kanunun 2. maddesindeki 3 aylık sürenin başlangıcı için 21.04.1975 tarih, 3-5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına atıf yapılarak kesinleşen beraat kararından davacının haberdar olmasının arandığı, Dairemizce benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 06.05.2014 tarih, 2014/141 Esas, 2014/229 sayılı kararında da belirtildiği üzere beraat veya kovuşturmaya yer olmadığına dair kararların Yazı İşleri Yönetmeliğine göre süresinde tebliğ edilip kesinleşme tarihinden itibaren her halükarda 10 yıl, kesinleşmiş kararların tebliğinden itibaren ise 3 ay içinde tazminat davalarının açılması gerektiği, bu kapsamda temyize konu dava dosyasının incelenmesinde; Van 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 2008/270 Esas – 2008/317 Karar sayılı ceza dava dosyasında, davacı hakkında üzerine atılı silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 19.11.2008 tarihinde beraat kararı verildiği ve kararın 27.11.2008 tarihinde kesinleştiği, davacı tarafça 17.07.2009 havale tarihli dilekçe ile 10.000 TL maddi ve 80.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesi istemiyle tazminat davası açıldığı ve davanın Kartal 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/380 Esas sayılı dosyası üzerinden görülerek 07.03.2011 tarih, 2011/89 sayılı kararı ile 5.626 TL maddi ve 10.000 TL manevi tazminatın talebe uygun şekilde dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... Hazinesinden alınarak davacıya ödenmesine karar verildiği, kararın temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 2013/270 Esas – 2013/8822 Karar sayılı ilamı ile maddi tazminat miktarının 6.802,77 TL’ye yükseltilmesi suretiyle düzeltilerek onanarak 04.04.2013 tarihinde kesinleştiği, davacı vekilinin bu kez de 16.07.2014 havale tarihli dilekçesi ile Kartal 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/380 Esas - 2011/89 Karar sayılı dava dosyasında davacı vekilince hataen dava tarihinden itibaren faiz talep edilmesi nedeniyle mahkemece faiz başlangıcı olarak haksız fiil tarihinin esas almadığını belirterek gözaltı tarihi olan 25.11.2004 tarihinden tazminat
davasının açıldığı tarih olan 17.07.2009 tarihine kadar mahrum kalınan 10.000 TL faiz alacağına hükmolunması istemiyle temyiz incelemesine konu davayı açtığı dikkate alındığında, en lehe kabul ile tazminat talebinin dayanağı olan beraat kararının kesinleştiğinin davacı tarafça ilk tazminat davasının açıldığı 17.07.2009 tarihinde bilindiği, temyize konu davanın ise 466 sayılı Kanunun 2. maddesinde öngörülen 3 aylık süre geçtikten sonra 16.07.2014 tarihinde açıldığı nazara alınarak, süresi geçtikten sonra açıldığından bahisle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesinin, gerekçesi itibariyle yanlış, sonucu itibariyle doğru olduğu anlaşılmış, ""466 sayılı Kanun gereğince tazminat"" olan dava türünün ""Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat"" olarak yazılması, mahallinde düzeltilebilir yazım yanlışlığı kabul edilmiştir.
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün, isteme uygun olarak ONANMASINA, 14.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.