18. Ceza Dairesi 2015/19789 E. , 2017/6046 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref, ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir. Bu açıklamalar ışığında somut olayda sanığın, katılan polis memurlarına söylediği kabul edilen "siz kim oluyorsunuz, benim arkadaşıma ceza yazamazsınız, lan" şeklindeki ifadelerin katılanların onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı davranış niteliğinde olduğu hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı, ayrıca 17.02.2009 tarihli olay tutanağında sanığın hakaret teşkil eden herhangi bir ifadesine yer verilmediği de gözetilmeden, atılı suçtan beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi,
2- TCK"nın 265. maddesinde "görevi yaptırmamak için direnme" başlığıyla "seçenekli hareketli" ve "amaçlı bir fiil" olarak düzenlenen ve görevin yapılmasını önleme maksadıyla kamu görevlisine karşı gelinmesi eylemleri cezalandırılan suç tipinde; hareketin icra vasıtalarının "cebir veya tehdit" şeklindeki icrai davranışlarla işlenebileceğinin öngörüldüğü ve belirtilen tipik hareketleri içermeyen pasif direnme fiillerinin bu suçu oluşturmayacağı göz önüne alındığında, 17.02.2009 tarihli olay tutanağında sanığın polis memurlarına “siz kim oluyorsunuz, arkadaşıma bağırıyorsunuz, dövüyorsunuz, sizler bize ceza yazamasınız” diyerek agresif hareketlerde bulunduğu belirtilmişse de bu ifadelerin görevi yaptırmamak için direnme suçunda aranan tehdit niteliğindeki icrai davranış olarak değerlendirilemeyeceği, ayrıca tutanak içeriğinde sanığın cebir eylemine ilişkin herhangi bir anlatıma da yer verilmediğinin anlaşılması karşısında, katılanların soruşturma ve kovuşturma aşamalarındaki beyanlarında olay tutanağında yer almayan eylemlere ilişkin anlatımda bulundukları, fakat bu anlatımların birbiriyle uyumlu olmadığı hususu gözetilerek, katılanların beyanları arasındaki çelişkinin giderilmeye çalışılması, giderilemediği takdirde yöntemince irdelenip, hangi anlatıma hangi nedenle üstünlük tanındığı açıklanıp tartışılarak sonucuna göre sanığın somut olarak hangi eylemleri gerçekleştirdiğinin kabul edildiği ve bunların ne surette direnme suçunda aranan cebir veya tehdit unsurlarına vücut verdiği kanıtlara dayalı olarak tartışılıp gösterilmeden, eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle mahkumiyet kararları verilmesi,
3- Hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen sanığın, deneme süresi içinde işlediği yeni suçtan mahkum olması ve bu kararın kesinleşmesi ile yapılan ihbar üzerine mahkemece CMK"nın 231. maddesinin 11. fıkrasına göre önceki hükmün açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, hükmolunan hapis cezasının TCK’nın 51. maddesine göre ertelenemeyeceğinin gözetilmemesi,
4- Sanığın görevi yaptırmamak için direnme eylemini birden fazla kamu görevlisine karşı gerçekleştirdiğinin kabul edilmesi karşısında, TCK"nın 43/2. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken aleyhe temyiz olmadığından, 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 17/05/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.