MAHKEMESİ : İstanbul 16. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 24/01/2013
NUMARASI : 2011/304-2013/39

Taraflar arasında görülen tapu kaydındaki şerhin terkini davası sonucunda verilen hükme ilişkin temyiz talebinin süre yönünden reddine ilişkin Dairemizin 17.09.2013 tarih ve 2013/3389 Esas, 2013/5466 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.

- KARAR -
Davacı vekili, arsa sahibi olan müvekkili ile davalı yüklenici arasında düzenlenen 05.08.2010 günlü arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yüklenicinin sözleşmenin imzalanmasından itibaren dört ay içinde projeyi hazırlayarak arsa sahibi veya temsilcisinin onayın sunarak, onaydan itibaren iki ay içinde belediyeye onaylatması gerekirken, on ayı aşkın sürede edimini yerine getirmemesi nedeniyle sözleşmenin 25.05.2011 tarihli ihtarla feshedildiğini, buna rağmen sözleşmenin tapuya şerh edildiğini ileri sürerek, yolsuz şerhin terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, yüklenicinin edimini yerine getirebilmesi için arsa sahibinin sözleşmenin 3. maddesi ile yüklendiği edimini yerine getirerek arsanın boş olarak inşaat yapılmasına elverişli şekilde teslimi gerektiğini, ancak taşınmazdaki kiracının tahliye edilmediğini, müvekkilinin Nisan 2011 de yeri tahliye ettiğini, yerin sözleşmeye uygun şekilde teslim edilmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; sözleşme uyarınca inşaat yapılacak arsanın arsanın dört ay içinde arsa sahibince davalı yükleniciye tutanakla boş şekilde teslim edilmemesi nedeniyle yüklenicinin edimini ifaya başlayamayacağı, sözleşmedeki ifaya ilişkin sürelerin 12.05.2011 tarihli yanan ve yıkılan yapılar formunun düzenlenmesine kadar başlamadığı, bu tarihten itibaren yüklenicinin 6 ay içinde projeyi hazırlayarak onaylatabileceği gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar davacı vekilinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 17.09.2013 tarih ve 2013/3389 Esas, 2013/5466 Karar sayılı ilamıyla temyiz isteminin süre yönünden reddine karar verilmiştir.
Bu kez, davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dairemizce, mahkeme kararının hükmü temyiz eden davacı vekiline 01.03.2013 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen hükmün 15 günlük yasal süreden sonra temyiz edildiği gerekçesiyle temyiz isteminin reddine karar verilmiş ise de, yeniden yapılan incelemede, mahkeme kararının hükmü temyiz eden davacı vekiline 07.03.2013 tarihinde tebliği edildiği ve mahkeme kararına yönelik temyizin süresinde olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 17.09.2013 tarih ve 2013/3389 Esas, 2013/5466 Karar sayılı temyizin reddine ilişkin ilamının ortadan kaldırılarak davacı vekilinin temyiz isteminin incelenmesine geçildi.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 17.09.2013 tarih ve 2013/3389 Esas, 2013/5466 Karar sayılı ret kararının kaldırılmasına ve incelenen davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, karar düzeltme peşin harcının istek halinde iadesine, 22.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.