21. Ceza Dairesi 2015/7019 E. , 2016/2081 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması
HÜKÜM : Mahkumiyet
Gerekçeli karar başlığında yanlış gösterilen suç tarihinin sanığın suça konu sahte kimlikle yakalandığı tarih olan ...... olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
I-)Sanık hakkında “resmi belgede sahtecilik” suçundan kurulan hükme yönelik incelemede;
Suça konu olup, aslı dosya içerisinde bulunan sahte nüfus cüzdanı üzerinde heyet olarak yapılan incelemede, belge üzerine yapıştırılan fotoğraf üzerinde bulunması gereken mühür izlerinin mevcut olduğu ve bu haliyle nüfus cüzdanı üzerinde yapılan sahteciliğin aldatma yeteneğinin bulunduğu anlaşılmakla tebliğnamedeki bu hususa ilişen bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle;
5237 sayılı Yasanın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan hak yoksunluğunun, aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilen hükümlünün kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı ise de; yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 5320 sayılı Yasanın 8. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı Yasanın 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından 5237 sayılı Yasanın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılarak, yerine "TCK"nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi"nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına” ibaresi eklenmek suretiyle, eleştiri dışında sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-)Sanık hakkında “başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması” suçundan kurulan hükme yönelik incelemede ise;
1-........ilçesinde hırsızlık suçuna karıştığı bildirilen ...... plakalı aracın durdurulması üzerine araçta bulunan sanığın kardeşi ... adına düzenlenmiş kendi resmi bulunan sahte nüfus cüzdanını ibraz etmek suretiyle üzerine atılı “başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması” suçunu işlediğinin iddia edildiği, UYAP sisteminden yapılan kontrolde de ....... 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/74 Esas, 2012/499 Karar sayılı dosyasında, sanığın ... adına sahte kimlik kullanmak suretiyle üzerine atılı “başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma” suçunu işlediğinden bahisle kamu davası açıldığı, yapılan yargılama neticesinde 267/1. maddesi uyarınca mahkumiyet kararı verildiği ve bu mahkumiyet kararının Yargıtay incelemesinden geçerek onanmak suretiyle kesinleştiği görülmekle, söz konusu dosyanın onaylı örneğinin dosya arasına alınıp incelenmesi ile, sanık hakkında teselsül hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı, mükerrer dava olup olmadığı ve teselsül nedeniyle arttırılacak cezadan önceki cezanın indirilmesi koşullarının bulunup bulunmadığı tartışılmadan,
2-) Sanığın savunmasında, kardeşi adına düzenlenmiş olan sahte kimliği polislere verdikten sonra gerçek kimliğini açıkladığını beyan etmiş olması karşısında; hakkında 5237 sayılı TCK"nın 269. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağının tespiti amacıyla, sanığın gerçek kimliğinin parmak izi incelemesi sonrasında mı, yoksa beyanı üzerine mi tespit edildiğine dair dosyada herhangi bir bilgi bulunmadığından, bunun tespiti için tutanak tanıkları olan polis memurlarının beyanlarına başvurulması gerektiği düşünülmeden,
Eksik inceleme ile yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulmuş olması,
Kabul ve uygulamaya göre de;
5237 sayılı Yasanın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan hak yoksunluğunun, aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilen hükümlünün kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması ve T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca tebliğnamedeki istem gibi BOZULMASINA, 07.03.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.