Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/2279
Karar No: 2014/8405
Karar Tarihi: 15.09.2014

Tefecilik - bedelsiz kalmış senedi kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/2279 Esas 2014/8405 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, sanık ... hakkında tefecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmünü, diğer sanıkların beraet hükmünü ve bedelsiz kalmış senedi kullanma suçundan verilen beraet hükmünü inceledi. Tefecilik suçunun meslek haline dönüştürülmesi suretiyle çıkar sağlanması durumunda oluştuğu belirtildi. Ancak, suçun yasal düzenlemelerdeki değişikliklerle, bir kişiye ödünç para verilmesi durumunda da oluşabileceği ifade edildi. Zincirleme suçun kapsamının da genişletildiği vurgulandı. Kararda, sanığın suçu işlediği tarihteki yasal düzenlemelerin de dikkate alınması gerektiği belirtildi ve sanığın birleşen dava dosyasında yer alan tefecilik suçundan beraat etmesi gerektiği ifade edildi. Ancak, diğer sanığın ve katılanların açtığı davaya ilişkin olarak sanığın tefecilik suçundan mahkumiyet hükmü verildiği belirtildi. Katılanların mağduriyetleri gözetilmeden eksik ceza tayini yapıldığı belirtildi ve hükümler bozuldu. Kararda, tefecilik suçu ile ilgili 765 sayılı TCK'nın 102/4. maddesi, 2279 sayılı Yasanın 17. maddesi ve 5237 sayılı TCK'nın 241. maddesi açıklandı. Zincirleme suçun kapsamı ile ilgili olarak ise, 5377 sayılı Kanun
5. Ceza Dairesi         2013/2279 E.  ,  2014/8405 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Tefecilik, bedelsiz kalmış senedi kullanma
    HÜKÜM : Mahkumiyet (sanık ... hakkında tefecilik suçundan), beraet (sanık ...hakkında tefecilik suçundan ve sanık ... hakkında bedelsiz kalmış senedi kullanma suçundan)


    İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
    Katılan ..."ın sanık ... İnan hakkında açılan bedelsiz senedi kullanma suçundan doğrudan zarar görmediği gibi yasal dayanağı olmaksızın verilen katılma kararı da kendisine bu suç yönünden temyiz hakkı vermeyeceğinden buna ilişkin temyiz isteğinin REDDİNE, dilekçelerinin içeriğine göre katılanlar ... ve Hazine vekillerinin sanık ...hakkında verilen beraet hükümlerine, yine sanık ... müdafii ve katılan Hazine vekilinin sanık ... hakkında tefecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
    Tefecilik suçunun, 765 sayılı TCK"nın yürürlükte olduğu dönemde, YCGK"nın 03/07/1995 tarih ve 1995/207-236 sayılı Kararında da belirtildiği üzere birden fazla kişiye sürekli ve sistemli bir şekilde faiz karşılığı ödünç para vermek suretiyle çıkar sağlanması, başka bir anlatımla ödünç para verme işinin meslek haline dönüştürülmesi durumunda oluştuğu, suçun yaptırımının ise 2279 sayılı Yasanın 17. maddesinde düzenlendiği,
    01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK"nın 241. maddesinde ise atılı suçun; “Kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para veren kişi,...” biçiminde tanımlandığı, bu düzenlemeye göre suçun oluşması için sanığın yalnızca bir kişiye ödünç para vermesi yeterli olup, bu işi meslek haline dönüştürüp dönüştürmemesinin öneminin bulunmadığı, tefecilik suçunun ekonomi, sanayi ve ticarete ilişkin suçlar bölümü içerisinde yer aldığı, bu bölümün de topluma karşı suçlar kısmı içinde bulunduğu, 5237 sayılı Yasanın 43/1. maddesi, suçun mağdurunun aynı kişi olmasını suçun zorunlu unsuru haline getirmiş iken, 08/07/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5377 sayılı Kanunun 6. maddesi ile anılan madde ve fıkraya eklenen “Mağduru belli bir kişi olmayan suçlarda da bu fıkra hükmü uygulanır.” hükmü ile zincirleme suçun kapsamının genişletildiği ve mağduru aynı kişi olsun ya da olmasın maddenin son fıkrasındaki istisnalar dışındaki tüm suçlarda zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasının mümkün hale getirildiği, bu nedenle suçun temadi ettiğinden ve birden fazla kişiye ödünç para verilmesinin tek suç oluşturduğundan bahsedilemeyeceği, ancak suçun zincirleme olarak işlenmesinin olanaklı olduğu,
    Ayrıca, kesintisiz suçlarda kesintinin gerçekleştiği anda suçun işlendiği kabul edilmekle birlikte 5237 sayılı Yasanın 241. maddesinde düzenlenen tefecilik suçunun maddede yazılı tipik hareketin bir kez işlenmesiyle oluşan sırf hareket suçu niteliğinde bulunduğu, bu suçun ivaz karşılığında ödünç paranın borç alana verilmesiyle tamamlandığı, suçun tamamlanması için ivazın temin edilmiş olmasının şart olmadığı, hatta ödünç olarak alınan paranın vadesinde geri ödemesinin yapılmamış olmasının da suçun oluşması üzerinde bir etkisinin bulunmadığı, 5237 sayılı Yasa ile getirilen yeni düzenlemenin suçun unsurları bakımından sanıklar aleyhine olması karşısında 01 Haziran 2005 tarihi öncesi ve sonrasındaki eylemlerin ayrı değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu anlaşılmakla;
    Sanık ...hakkında birleşen 2010/646 esas sayılı dosyada tefecilik suçundan verilen beraet hükmünün incelenmesinde;
    Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, atılı suçun niteliğine nazaran 2010/140 E. sayılı dosyada sanık hakkında aynı eylem ve suçtan dolayı kamu davası açılmış olduğundan CMK"nın 223/7. maddesi gereğince kamu davasının reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde beraet kararı verilmesi,
    Sanık ...hakkında 2010/140 E. sayılı dosyada tefecilik suçundan verilen hükmün incelenmesinde,
    Somut olayda katılan Mehmet"e yönelik eylemin 01/06/2005 tarihinden önce gerçekleştiği ve 19/02/2010 tarihli iddianame tanzimine kadar atılı suç için 2279 sayılı Kanunun 17. maddesinde öngörülen ceza miktarına nazaran 765 sayılı TCK"nın 102/4. maddesinde öngörülen beş yıllık asli zamanaşımı süresinin dolduğunun gözetilmemesi,
    Sanığın katılanlar..."e 01/06/2005 tarihinden sonra kazanç elde etmek amacıyla değişik zamanlarda ödünç para vermek suretiyle üzerine atılı zincirleme tefecilik suçunu işlediği anılanların anlatımları, vergi tekniği raporu ve icra takip dosyaları ile sübuta erdiği halde yanılgılı değerlendirmeyle beraetine karar verilmesi,
    Sanık ... hakkında tefecilik suçundan verilen hükmün incelenmesinde ise;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Katılanlar ..."e kazanç elde etmek amacıyla değişik zamanlarda para verdiği, böylece eylemini zincirleme biçimde gerçekleştirdiği gözetilmeden hakkında TCK"nın 43. maddesi uygulanmayarak eksik ceza tayini,
    Kanuna aykırı, katılan Hazine vekilinin, katılan ... vekilinin ve sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15/09/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi