Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2012/27615 Esas 2014/10390 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/27615
Karar No: 2014/10390
Karar Tarihi: 28.05.2014

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2012/27615 Esas 2014/10390 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık çalıntı araca sahte plaka takarak sahte trafik ve tescil belgeleri düzenleyerek aracı satmıştır. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından sanığın sahtecilik suçundan mahkumiyetine karar verilmiştir. Ancak suçun işlendiği tarihte yürürlükte olan kanunların suçun niteliğinde yanılgıya düşülerek uygulandığı görülmüştür. Bu nedenle, sanığa yüklenen suçun cezası değiştirilmiştir ve kamu davası düşürülmüştür. Yasa maddeleri olarak 765 sayılı TCK'nun 102/4 ve 104/2. maddeleri, 350/1-3. maddeleri, 333/1 ve 5349 sayılı Kanunla değişik 5252 sayılı TCK'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri, 5271 sayılı CMK'nun 223/8. maddesi ve 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi kararında yer almaktadır.
11. Ceza Dairesi         2012/27615 E.  ,  2014/10390 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Sanığın çalıntı olan araca sahte plaka takıp bu plakalara uygun sahte motorlu araç trafik ve tescil belgesini düzenleyerek haricen müştekiye sattığının iddia ve kabul olunmasına göre, eyleminin, suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK"na göre plakaların 333/1, trafik ve tescil belgelerinin ise 350/1-3. maddeleri kapsamında kaldığı gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde uygulama yapılması yasaya aykırı ise de;
    5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5349 sayılı Kanunla değişik 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; değişen suç vasfına göre sanığa yüklenen suçun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanık lehine olan 765 sayılı TCK"nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımı süresinin süreyi durduran sebepler gözetildiğinde bile suçun işlendiği 28.03.2005 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK.nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK"nun 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 28.05.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.