11. Hukuk Dairesi 2015/9760 E. , 2016/4942 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada .... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 08/05/2015 tarih ve 2014/1148-2015/433 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin .... firmasının ortağı olduğunu, 11.10.2004 tarihli sözleşme ile hisselerin belirtilen şartlar dairesinde davalıya devrinin kararlaştırıldığını, sonrasında 14.10.2004 tarihli noter devrinin yapıldığını, davalının noter belgesinde hisse bedelinin peşin ve nakten ödendiğini belirterek hisse bedelini vermediğini, yapılan takibe haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptalini, icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, 11.10.2004 tarihli sözleşmenin 6762 Sayılı TTK"nın 520/4. maddesi uyarınca geçersiz bulunduğunu, 14.10.2004 tarihli noter hisse devrinde bedelin tamamının nakten ve peşin olarak alındığının belirtildiğini, 11.10.2004 tarihli sözleşmenin taslak olduğunu, beş ayrı kalemle değişiklik yapıldığını, boş olan yerlerin davalının iradesi dışında doldurulduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, tarafların devir vaadi niteliğinde ön sözleşme yapabilecekleri, buna dayalı olarak TTK. m. 520/4 uyarınca hisse devrinin gerçekleştirilebileceği, ön sözleşmeyi tarafların benimsediği, daha sonra bu sözleşmenin geçersiz olduğunun ileri sürülmesinin dürüstlük kuralına aykırı olduğu, taraflar arasında hisse devrinin yapıldığının ispatlanmış olduğu, hisse bedelinin ödendiğini davalının ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, takipten önce davalının temerrüde düşürüldüğü ispatlanamadığından bu yöndeki talebin reddine; asıl alacak miktarının likid olması, belgeye dayalı olması ve takip tarihinin 05/07/2012 tarihinden önce olması karşısında asıl alacağın %40"ına isabet eden icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6.403,75 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 02/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.