18. Ceza Dairesi 2017/3280 E. , 2017/6006 K.
"İçtihat Metni"KARAR
Göçmen kaçakçılığı ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ile ... hakkında yapılan yargılama sonunda mahkumiyetlerine dair İstanbul 44. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen 02/04/2013 tarih ve 2008/422-2013/322 E-K sayılı kararın, sanıklar ..., ..., ..., sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., müdafileri ile müşteki... tarafından tarafından temyizi üzerine,
Dairemizin 09/11/2016 tarih ve 2015/162-2016/17395 E-K sayılı kararıyla;
“Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre ve CMK"nın 260/1. maddesi uyarınca katılma isteği kovuşturma aşamasında reddedilen müşteki ..."ın kararı temyiz etme yetkisi bulunduğu anlaşılmakla, hükmolunan cezaların süreleri itibariyle de koşulları bulunmadığından sanıklar ..., ... müdafileriyle sanıklar ... ve ..."in duruşmalı inceleme isteminin CMUK’nın 318. maddesi uyarınca REDDİNE karar verilerek dosya görüşüldü.
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre ve isnad edilen suçları örgüt kaspamında işleyen sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ile ... hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 08.04.2008 ile 23.05.2008 tarihli iddianameleriyle suç işlemek amacıyla örgüt kurmak suçundan sanıklar hakkında TCK"nın 220. maddesi uyarınca açılmış bir kamu davasının bulunmaması karşısında, dava zamanaşımı süresi içinde bu suça yönelik suç duyurusunda bulunulabileceği öngörülerek, dosya görüşüldü.
1- Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ile ..."ya yükletilen göçmen kaçakçılığı ile resmi belgede sahtecilik eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ile ... müdafileriyle müşteki Şeyhmuz Çaktır"ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA, oy birliğiyle karar verilmiştir.
I- İTİRAZ NEDENLERİ
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 23/04/2017 gün ve 2017/20195 sayılı yazısıyla;
“Sanıklar hakkındaki 08/04/2008-21/04/2008 tarihli iddianamelerde, sanıkların eylemleri örgütlü şekilde işlediğinin delilleriyle birlikte anlatılmasına rağmen sevk maddelerinde TCK"nın 220. maddesinden cezalandırma istenmediği, yine İstanbul 44. Asliye Ceza Mahkemesinin itiraza konu edilen gerekçeli kararında da, sanıklar hakkında örgüt anlatımı ve kabulü bulunmasına rağmen açılan bir dava bulunmadığından sanıklara ceza verilemediği ancak göçmen kaçakçılığı suçundan sanıklar hakkında hüküm kurulurken TCK"nın 79/1.b maddesinden sonra suçun örgüt faaliyeti kapsamında işlendiği kabul edilerek, 3. fıkra uyarınca temel cezanın 1/2 oranında artırılmasına karar verildiği, Yargıtayın yerleşik uygulamalarına göre; suçun bir örgüt faaliyeti kapsamında işlendiğinin kabulü için öncelikle, TCK"nın 220. maddesinden sanıklar hakkında bir mahkumiyetin bulunması gerekli olduğu, bu yönde kabulün artırım için yeterli olmadığı yönündedir. (Örnek Yargıtay 8. CD. 19/02/2009 günlü ve 2008/12560 E.- 2009/2405 K.)
Daireniz tarafından sanıklar hakkında TCK"nın 220. maddesinden zamanaşımı süresince dava açılmasına yönelik suç duyurusunda bulunulması ile yetinilerek göçmen kaçakçılığından verilen hüküm ve yine örgütün varlığı kabul edilerek sanıklar hakkında hükmedilen resmi evrakta sahtecilik suçundan mahkumiyet hükümlerinin onanmasına karar verilmiştir.
Sanıklar hakkında hüküm kurulmadan önce TCK"nın 220. maddesinden suç örgütü üyeliği yada yöneticiliğinden kamu davasının açılması sağlanarak bu dosya ile birleştirilmesine karar verilmesi ve örgütün varlığının kabulü halinde, hükmün onanmasına, örgütün varlığının kanıtlanamaması halinde ise, TCK"nın 79/3 maddesinden artırım yapılmamasına karar verilmesi gerektiği belirtilerek, itirazın KABULÜNE, Dairenizin 09/11/2016 gün ve 2015/162 Esas - 2016/17395 sayılı kararının KALDIRILMASINA, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ile ..."ya yükletilen göçmen kaçakçılığı ile resmi belgede sahtecilik suçlarından verilen hükümlerin, sanıklar hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurmak suçundan açılmış bir dava bulunup bulunmadığı araştırılıp, açılmış ise davaların birleştirilmesi, açılmış bir davanın olmaması halinde haklarında TCK"nın 220. maddesi uyarınca suç işlemek için örgüt kurmak suçundan dava açılması sağlanarak, dava konusu suçlarla birlikte değerlendirildikten sonra hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, sanıklar hakkında suç örgütünün faaliyeti kapsamında göçmen kaçakçılığı yapmak suçundan cezanın artırılmasına ve evrakta sahtecilik suçlarından mahkumiyetlerine karar verilmesi gerekçeleriyle hükümlerin BOZULMASI, itirazın yerinde görülmemesi durumunda ise, dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna GÖNDERİLMESİ, talep edilmiştir.
II- İTİRAZIN KAPSAMI
CMK"nın 308/1. maddesinin son cümlesi uyarınca yapıldığı kabul edilen itiraz, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ile ..."ya yükletilen göçmen kaçakçılığı ile resmi belgede sahtecilik suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerinin onanmasına dair, Dairemizin 09/11/2016 gün ve 2015/162-2016/17395 E-K sayılı kararına ilişkindir.
III- KARAR
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itiraz gerekçeleri yerinde görülmekle, 6352 sayılı Kanunun 99. maddesiyle eklenen CMK"nın 308. maddesinin 3. fıkrası uyarınca İTİRAZIN KABULÜNE,
Dairemizce, ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ile ..."ya yükletilen göçmen kaçakçılığı ile resmi belgede sahtecilik suçlarından verilen 09/11/2016 gün ve 2015/162-2016/17395 E-K sayılı ONAMA KARARININ KALDIRILMASINA,
İstanbul 44. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 02/04/2013 tarih ve 2008/422-2013/322 E-K sayılı mahkumiyet hükümlerini içeren dosya yeniden görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
TCK’nın 79/3. maddesi uyarınca cezanın artırılabilmesinin ilk koşulu, TCK’nın 220. maddesinde belirtilen anlamda, bir örgütün varlığının kesin olarak tespit edilmiş olması, başka bir deyişle öncelikle TCK’nın 220. maddesi uyarınca sanıklar hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçundan kurulan bir mahkumiyet hükmünün bulunması gerektiğinden, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ile ... hakkında, suç işlemek amacıyla örgüt kurmak suçundan açılmış bir davasının bulunmaması ve bu suçtan hüküm kurulmamış olması karşısında sanıkların, suç örgütünün faaliyeti kapsamında göçmen kaçakçılığı yapmak suçundan TCK"nın 79/3. maddesi uyarınca cezalarında artırım yapılamayacağının gözetilmemesi,
Örgütsel faaliyet kapsamında eylemlerde bulundukları kabul edilerek TCK’nın 220. maddesindeki düzenlemeler de dikkate alınarak resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet kararı verilen sanıklar hakkında ise, TCK’nın 220. maddesi uyarınca kesinleşmiş bir mahkumiyet kararı bulunmaması nedeniyle, sanıkların sahtecilik suçuna iştiraklerinin ne şekilde gerçekleştiği, yüklenen suçun unsurlarını oluşturan fiillerin nelerden ibaret olduğu, kararın dayandığı tüm verilerin ve bu veriler konusunda mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia, savunma ile mağdur ve tanık anlatımlarıyla dosya kapsamına göre yeniden değerlendirilmesi hususunda bir zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı ve sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... müdafileri ile müşteki ..."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 17/05/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.