Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/3716
Karar No: 2018/308
Karar Tarihi: 31.01.2018

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2016/3716 Esas 2018/308 Karar Sayılı İlamı

15. Hukuk Dairesi         2016/3716 E.  ,  2018/308 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacılar vekili ile davalı ... tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, davacıların murisinin: davalı ..."ın yöneticisi olduğu site yönetimindeki binaların dış cephe boya işini yaparken düşüp ölmesi sonucu destekten yoksunluk nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Mahkemece iş mahkemesinde ayrı ayrı açılıp birleştirilen ve görevsizlik kararıyla asliye hukuk mahkemesine gönderilen davanın yapılan yargılaması sonucunda davanın ... ve birleşen dosya davalısı ... Sitesi Yöneticiliği yönünden reddine, davalı ... hakkındaki davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davacılar vekili ile davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle davalı ..., diğer davalı site yöneticiliğinin yöneticisi olup site yönetimi ve diğer davalının müşterek ve müteselsil borçlusu ve kefili olmadığı gibi diğer davalıların borçlarını ödemede ve başkalarının fiilini taahhüdünün söz konusu olmadığı ve sözleşmeye aykırılık nedeniyle sorumlu tutulmasının mümkün bulunmaması sebebiyle red karar sonucu itibariyle doğru olduğundan davacıların bu davalıya yönelik temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2-Taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmamaktadır. Davalı site yönetiminin karar defterinde 18.09.2006"da sitenin A, B, C bloklarının dış cephe boyasının ... ve ... (davacıların murisi) isimli şahıslara bütün yükümlülükleri, çalıştıracakları işçilerin sigorta ve sorumlulukları kendilerinde olmak kaydıyla 18.000,00 YTL (18.000,00 TL) karşılığında kabala (götürü) olarak verildiğinin kararlaştırıldığı yazılıdır. Davalı ... de aşamalardaki savunmalarında davacıların murisi ... ... ortağı olduğu ve diğer davalıların sözlü anlaşmayla iş verdiklerini ve diğer davalıların da sorumlu olduğunu beyan etmiş ve ileri sürmüştür.
    ... iş mahkemelerinde ayrı ayrı açılıp birleştirilen davada ... . İş Mahkemesi"nin 03.02.2014 gün 2008/124 Esas, 2014/36 Karar sayılı ilâmında davacıların murisi ile davalı ..."in ortak olarak boya işi yaptıkları, davalı ..."ın yöneticisi olduğu sitenin boya işini yaparken olayın meydana geldiği, taraflar arasında hizmet ilişkisi olmadığından davaya bakmakta asliye hukuk mahkemesi görevli olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin reddine karar verilmiş, verilen karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.
    Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK"nın 76 ve 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK"nın 33. maddesi hükmünce hakim, Türk hukukunu resen uygulayacağından maddi vakıaları ileri sürüp kanıtlamak taraflara, hukuki vasıflandırma mahkemeye aittir. Bu yasal düzenleme de dikkate alındığında davacıların murisi ile davalı ... arasındaki ilişki birlikte iş yapmayı üstlendiklerinden adi ortaklık, davacıların murisi ve ortağı ile davalı site yönetimi arasındaki ilişki eser sözleşmesi ilişkisidir. Yanlar arasındaki ilişki bu şekilde vasıflandırıldığına göre inceleme ve değerlendirmenin buna göre yapılması gerekir.
    Eser sözleşmesinin yerine getirilmesi sırasında yüklenicinin ya da işçisinin geçirdiği kaza, iş sahibi yönünden aralarında hizmet ilişkisi olmadığından bir iş kazası değildir. Yüklenici üstlendiği işin uzmanı olup işin tekniği ve yerine getirilmesi yönünden iş sahibinden talimat almayacağından yüklenici veya elemanının kaza sonucu uğradığı zararlardan kural olarak iş sahibi sorumlu değildir. Ancak kazanın meydana gelmesine etkili ve nedenselllik bağı bulunan bir ihmal ve eyleminin bulunması halinde ve kusurlu olması durumunda sorumlu tutulabilir. Eser sözleşmesi ilişkisinin varlığı ve yüklenicinin kaza geçirmesi halinde iş sahibinin kusurlu olup olmadığının iş mevzuatı ve iş güvenliği hükümlerine göre değil eser sözleşmesi ve borçlar hukukunun sorumluluk ilkelerine göre saptanması gerekir.
    Davacıların murisi ile davalı ... arasındaki hukuki ilişki adi ortaklık olarak nitelendirildiğine göre davalı ..."in sorumluluğunun da adi ortaklık hükümleri dikkate alınmalıdır. Dava ve olayın meydana geldiği tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun ihtimamın derecesi başlıklı 528 ve 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren ve Türkçeleştirme dışında köklü değişiklik bulunmayan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun özen borcu başlıklı 628. maddesinde ortaklardan herbirinin, ortaklık işlerinde mutad vechile (kendi işlerinde) olduğu ölçüde çaba ve özen göstermekle yükümlü olduğu, her ortağın kendi kusuruyla diğer ortağa verdiği zararları başka işlerde ortaklığa sağladığı menfaatlerle mahsup ettirme hakkı olmaksızın gidermekle yükümlü olduğu düzenlemesi mevcuttur.
    Gerek görevsiz iş mahkemesi, gerekse asliye hukuk mahkemesince birden çok kez inceleme yaptırılmış ise de iş sahibi yönünden eser sözleşmesi ve borçlar hukuku, adi ortak yönünden adi ortaklıkta özen borcu ile ilgili düzenlemeler dikkate alınmadığından yaptırılan incelemeler ve alınan bilirkişi raporları hükme yeterli olmamıştır.
    Dairemizin yerleşmiş uygulamasına göre ceza mahkemesinin beraat ve kusura ilişkin karar ve kabulü hukuk mahkemesini bağlamaz ise de, sübuta ilişkin ceza mahkemesinin mahkumiyet kararı hukuk hakimini bağlayacağından, eser sözleşmesine göre yapılan incelemede iş sahibi kusurlu görülmese dahi iş sahibi aleyhine oluşa ve hakkaniyete uygun bir
    miktar maddi ve manevi tazminatın karar altına alınması gerektiği kabul edilmektedir (Yargıtay 15. H.D."nin 13.06.2013 gün 2013/3455 Esas, 2013/3868 Karar sayılı ilâmı).
    Bu durumda mahkemece davacıların murisi ve davalı ... ile diğer davalı site yöentimi arasında sözlü eser sözleşmesi ilişkisinin varlığı kabul edildiğinden ve iş sahibi yada yüklenicinin sorumsuzluğuna ilişkin bir anlaşmanın vardığı da ileri sürülmediği ve davacıların murisi ile davalı ... arasındaki hukuki ilişki adi ortaklık olduğundan, mahkemece eser sözleşmelerinde işin uzmanının yükleniciler olduğu ve adi ortaklıkta ortakların birbirlerine karşı özen borcunun bulunduğu kabul edilip gözetilerek 6100 sayılı HMK"nın 266 ve devamı maddeleri uyarınca eser sözleşmeleri ve adi ortaklık ile aktüerya hesabı konularında uzman yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulundan, davalı iş sahibi site yönetiminin eser sözleşmesi ve borçlar hukuku hükümlerine, davalı adi ortak ..."in özen borcu ve adi ortaklık hükümlerine göre kusur ve sorumlulukları ile ödemek zorunda oldukları destekten yoksunluk tazminat miktarı konusunda denetime elverişli ve gerekçeli rapor alınıp davanın sonuçlandırılması gerekir.
    Belirtilen hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ve yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacılar ile davalı ..."in davalı ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile hükmün davacılar ile davalı ... yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden davacılar ve davalı ..."e geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 31.01.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi