Muhafaza görevini kötüye kullanma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/7329 Esas 2016/1125 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/7329
Karar No: 2016/1125
Karar Tarihi: 19.02.2016

Muhafaza görevini kötüye kullanma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/7329 Esas 2016/1125 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, ihtiyati tedbir olarak haczedilen malları, yediemin olarak kendisine teslim edildikten sonra satış mahalline götürmeme yükümlülüğü bulunmamasına rağmen, mahcuz malları satış yeri olan işletmeden taşımamakla suçlanmıştır. Sanık, bu suçlamayı kabul etmemiş, ancak keşif zaptı ile malların aynen mevcut olduğu belgelenmiştir. Mahkeme, yasal unsurları oluşmayan müsnet suçtan sanığın beraat yerine mahkumiyetine karar vermiş, ancak kararda hatalar yapılmıştır. Öncelikle tarih hatası yapılması ve adli para cezası ile ilgili maddelerin açıklanmaması sebebiyle karar bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- TCK 289/1 (Muhafaza görevini kötüye kullanma)
- TCK 62 (Hapis cezasının alt sınırı)
- TCK 52 (Sorumluluk kalkanı)
- TCK 52/4 (Sorumluluk kalkanının özellikleri)
- TCK 50/1-a (Kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi)
- 5275 sayılı Kanunun 106/3 (Seçenek yaptırım olan adli para cezalarının yerine getirilmemesi halinde resen uygulama yapılması)

16. Ceza Dairesi 2015/7329 E. , 2016/1125 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
Suç : Muhafaza görevini kötüye kullanma
Hüküm : TCK"nın 289/1, 62, 52, 52/4. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-)Sanığın 22.07.2010 tarihli haciz tutanağı ile haczedilen menkul malların yediemin olarak kendisine teslim edildikten sonra işyerinden taşınmak zorunda kaldığı ve malların aynen mevcut bulunduğu şeklindeki savunmasının doğruluğunun 05.04.2013 tarihli keşif zaptı ile de sabit olması ve sanığın mahcuz malları satış mahalline götürme yükümlülüğünün bulunmaması karşısında yasal unsurları oluşmayan müsnet suçtan sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
2-)Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin "18.04.2011" olarak yazılması yerine "28.06.2011" olarak gösterilmesi,
3-)Kabul ve uygulamaya göre de;
a-)Sanığa verilen hapis cezasının alt sınırdan tayin edilmesine rağmen adli para cezasının tayininde alt sınırdan gerekçesiz olarak uzaklaşılması,
b-)Sanık hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında uygulanması gereken TCK"nın 50/1-a maddesinin kararda gösterilmemesi,
c-)Seçenek yaptırım olan adli para cezalarının yerine getirilmemesi halinde 6545 sayılı Kanunla değişik 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi uyarınca infaz aşamasında resen uygulama yapılabileceği nazara alındığında hüküm fıkrasında TCK"nın 52/4. maddesi gereğince ihtarat yapılması,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 19.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.