11. Hukuk Dairesi 2016/4264 E. , 2016/4920 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada .... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 29/02/2016 tarih ve 2016/92-2016/126 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı ..."nin müvekkil şirkette uzun yıllar müdür olarak çalıştığını, dava dışı .... ile ticari ilişkilerin davalı ... tarafından yürütüldüğünü, davalının iki adet çeki bahsi geçen dava dışı şirkete keşide ederek verdiğini daha sonra ise söz konusu çeklerin kendisine ciro edilmesini sağladığını ve nihayet çeklerin davalının yakın akrabası diğer davalı ... tarafından tahsil edildiğini, davalı ..."nin sadece nakliye işleri için belli bir miktara kadar çek keşide etme yetkisi bulunduğunu, nakliye işine ait olmayan dava konusu çekleri keşide etme yetkisi bulunmadığını, davalının müvekkilini dolandırması sebebiyle hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu, davalı ..."nin hukuken şirketin ticari vekili olduğunu, bu nedenle görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğunu ileri sürerek, toplam 4.000,00 TL çek bedellerinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, dava konusu ihtilafın, davalılardan ..."nin davacı şirkette şirket müdürü olarak çalıştığı dönemde keşide edilen çeke ilişkin olup, davacı şirket ile davalı ... arasındaki ihtilafın işveren-işçi arasındaki bir ihtilaf olması ve davaya bakma görevinin iş mahkemelerine ait olduğu gerekesiyle, görevsizliğine ve dosyanın talep halinde ... İş Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı şirket, davalılardan ..."nin şirketin üst düzey yöneticisi ve şirket adına kambiyo senedi tanzim etmekle yetkili bulunduğu, bu yetkisini kötüye kullanarak şirketin ticari ilişkisinin ve borcunun bulunmadığı dava dışı şirketi lehtar göstererek dava konusu iki adet şirket adına tanzim ettiği ve daha sonra bu çeklere konu meblağı diğer davalı vasıtasıyla uhdesine geçirdiği iddiası ile çek bedellerini tahsili için iş bu davayı açmış; davalı ... de şirket yöneticisi ve müdürü olmadığını, işçi sıfatıyla fabrika müdürü olarak çalıştığını, ticari vekil de olmadığını, davacı şirket için alım-satım ve borçlandırıcı işlem yapma yetkisinin bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davacı taraf dilekçesinde davalılardan ..."nin şirket müdürü olarak görev yaptığını belirtmiş ve buna ilişkin olarak da 05.08.2009 tarihli vekaletname ibraz etmiştir. Vekaletnamede davalı ..."nin şirket müdürlerinden olduğu yazılıdır. Anonim şirketlerde bir kişinin 6102 sayılı TTK"nın 367. maddesi uyarınca icracı müdür olarak görevlendirilmesi halinde bu kişinin şirket ile aynı zamanda işçi-işveren ilişkisinin bulunması onun şirketin zararlandırıcı eyleminden kaynaklanan sorumluluğunun aynı yasanın 553. maddesi uyarınca değerlendirilmesi gereğini ortadan kaldırmayacağından mahkemece tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda davalılardan ..."nin TTK"nın 367. maddesi uyarınca belirlenen icracı müdür olarak görev yapıp yapmadığı belirlenip sonucuna göre görev hususunun değerlendirilmesi gerekirken, yetersiz araştırma ve gerekçeyle yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi isabetsiz olmuş bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 02/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.