3. Hukuk Dairesi 2017/1636 E. , 2017/3091 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Temyize konu edilen kararda dava değeri, duruşma sınırının altındadır.
Bu nedenle duruşma isteğinin miktar yönünden reddiyle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz isteğinin incelemesinin evrak üzerinde yapılmasına karar verilerek dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, dava dilekçesinde; davacıya ait 72 AV 698 plakalı kamyonun, 16.07.2011-16.11.2011 tarihleri arasında 4 ay boyunca çalışması karşılığında aylık 6.000 TL ödeneceği konusunda tarafların anlaştıklarını, 12.09.2011 tarihinde işine haksız olarak son verildiğini, davacıya kira sözleşmesi kapsamında 11.400 TL"nin ödendiğini, kalan 12.600 TL araç kira bedelinin ödenmediğini, davalı ile 4 aylık sözleşme imzalandığını, davalının sözleşmeyi haksız feshi nedeniyle mağdur olduğunu, belirterek, kalan araç kiralama bedeli olan 12.600 TL"sının 16.11.2011 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili ise davacıya çalışılan süre içindeki tüm ödemelerin zamanında ve eksiksiz yapıldığını, davacının iddiasının salt sözleşmede belirtilen işin bitim tarihi olan 16.11.2011 tarihine kadar kendisinin herhangi bir çalışma göstermediği zaman aralığındaki fark miktarı olduğunu, sözleşmenin 11. Maddesine göre işin süresinden önce yapılması kaydıyla işin süresi ve süreye uygun olarak ödeme yapma şartlarında sözleşme hükümlerinde değişiklik yapılabileceğini, haksız feshinin söz konusu olmadığını, işin niteliği gereği ihtiyaç kalmadığından, çalışmış olduğu süre ücretlerinin ödendiğini, sözleşmenin süresinin bu şekilde değiştiğini belirtilerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; Taraflar arasındaki kiralık kamyon sözleşmesinin, sözleşme süresine uyulması gerekirken 4 aylık iş süresinden önce haksız olarak feshi nedeniyle mahrum kalınan kazanç kaybından doğan zarar kapsamında 12.600 TL tazminat alacağı bulunduğu belirtilerek 12.600 TL nin 16/11/2011 tarihinden işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline, karar verilmesi üzerine hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
. 1-)Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-)Taraflar arasında 16.07.2011 başlangıç ve 16.11.2011 bitiş tarihli araç kira sözleşmesi düzenlendiği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmenin içeriğinden kiralanan .... plakalı kamyonun köy içi yolları yapımı projesinde kullanılmak üzere davalıya kiralanmış olduğu, anlaşılmaktadır. Sözleşmenin 5. Maddesinde aylık kira bedelinin 6000 TL+KDV olduğu belirtilmiştir. Her ne kadar sözleşmenin 11. Maddesinde, işin süresinden önce yapılması ve tarafların karşılıklı olarak anlaşmaları kaydıyla işin süresi ve ödeme şartlarında değişiklik yapılabileceği belirtilmekte ise de bu konuda taraflar arasında anlaşma olduğu kanıtlanamamıştır. Taraflar arasındaki sözleşmenin 12.09.2011 tarihinde feshedildiği, bu tarihe kadar olan kira bedellerinin davacıya ödendiği, sözleşmenin kalan süresi için sözleşmede öngörülen kira bedelinin ödenmediği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Kural olarak sözleşme süresi henüz sona ermeden kiracı tarafından tek taraflı olarak kira sözleşmesinin feshedilmesi halinde kiracı, kira sözleşmesinin süresi sonuna kadar olan kira parasını kiralayana ödemekle yükümlüdür. Ancak kiralayan da bu süre içerisinde her halükarda kira parasının ödeneceği gerekçesiyle kiralananı kiraya vermekten kaçınmamalı, aynı koşullarla kiralananın kiraya verilebilmesi için beklenen çabayı göstermeli, böylece kiracı borçlunun zararının artmasına sebep olmamalıdır. Mahkemece yapılan yargılama sırasında mali müşavir bilirkişiden alınan raporlarda; davacının feshedilen sözleşme nedeni ile 12.09.2011-16.11.2011 tarihleri arasında 2 ay 3 günlük kazançtan yoksun kaldığı, bu süreye isabet eden tutarın 12.600 TL olduğu belirtilmiş ise de, hükme esas alınan bilirkişi raporu yeterli değildir. Bu sebeple mahkemece kira sözleşmesine konu araçların aynı şartlarla ne kadar süre içinde yeniden kiraya verilebileceği hususunda konusunda uzman bilirkişiden rapor alınmak suretiyle, araçların yeniden kiraya verilmiş ise bu süre de göz önünde tutularak belirlenecek makul süre kadar kira parasından davalının sorumlu tutulması gerekirken, yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak kiralananın 2 ay 3 günlük sürede yeniden kiralanabileceği gerekçesiyle eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı ...ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 15.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.