MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Mağdurun beyanları ile tanıkların beyanlarına, bu beyanları doğrulayan adli rapor içeriğine ve dosya kapsamına göre, sanığın mağdura karşı kasten yaralama suçunu 5237 sayılı TCK"nin 6/1-f,4 maddesi uyarınca silahtan sayılan sopa ile işlediği sabit olduğu halde “sopanın silah niteliğinde olmadığı ” şeklindeki yerinde olmayan gerekçeyle sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 86/3-e maddesi uygulanmayarak eksik ceza tayini aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış,bu itibarla suç uzlaşma kapsamı dışında kalacağından tebliğnamenin bozma istemli (2) numaralı görüşüne iştirak edilmemiştir.
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5271 sayılı CMK"nin 150/2. maddesi uyarınca sanığa kovuşturma aşamasında görevlendirilen zorunlu müdafiinin ücretinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesine aykırı olarak hazine üzerinde bırakılması yerine sanıktan tahsiline karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten 6723 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesi gereğince, hüküm fıkrasının yargılama giderlerine ilişkin kısmından "sanıktan alınarak hazineye irat kaydına " ibaresinin çıkartılarak yerine "Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/3-c maddesi uyarınca Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 90/5. maddesi de gözetilerek hazine üzerinde bırakılmasına" cümlesinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 11/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.