
Esas No: 2014/17865
Karar No: 2016/3016
Karar Tarihi: 25.02.2016
Hırsızlık - mala zarar verme - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2014/17865 Esas 2016/3016 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme
HÜKÜM : Sanıklar Mustafa Güneşek ve ... haklarında beraat, sanık ... hakkında mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I) Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hüküm ile o yer Cumhuriyet Savcısı"nın beraat eden sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelemesinde;
1- Mala zarar verme suçundan dolayı tayin edilen adli para cezasına ilişkin hükmün 5237 sayılı TCK"nın 50/5. maddesinde öngörülen düzenlemeye ve hükmolunan cezanın türü ile miktarına göre, 1412 sayılı CMUK"un 5219 ve 6217 sayılı yasalarla değişik 305/1 maddesi gereğince kesin olması nedeniyle hükmün temyizi olanaklı bulunmadığından 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi gereğince sanık ..."ın temyiz talebinin tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
2- 01.04.2013 tarihinde verilen hükmü, 1412 sayılı CMUK"un 310. maddesinde öngörülen 1 aylık yasal süreden sonra 06.05.2013 tarihinde temyiz eden Cumhuriyet Savcısının temyiz isteminin 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
II) Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz isteminin incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 Sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu ve kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün” çıkartılarak, yerine “Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 25.02.2016 tarihinde oy birliği ile karar verildi.