11. Hukuk Dairesi 2015/10238 E. , 2016/4889 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... ... ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/07/2015
NUMARASI : 2014/1454-2015/488
Taraflar arasında görülen davada ... .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 06.07.2015 tarih ve 2014/1454-2015/488 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı ... Bank A.Ş. vekili ve fer"i müdahil ... ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava konusu meblağ 21.242 TL"nin altında bulunduğundan 6100 sayılı Kanun"un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK"nın 3156 sayılı Kanun"la değişik 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 10.11.1999 tarihinde 12.300,00 TL tutarındaki mevduatını .... A.Ş."nin ... Şubesi"ne yatırdığını, davalı banka çalışanlarının kasıtlı ve yanıltıcı yönlendirmelerle .... A.Ş."nin bir çeşit mevduat türü olduğuna müvekkilini inandırdıkları off shore hesabına bu paranın havalesini sağladıklarını, müvekkiline buraya yatırılan paraların devlet güvencesi altında olmadığına dair bilgi verilmediğini, .... A.Ş."ye el konulması sonrasında müvekkiline ait paranın off shore hesabında olduğundan bahisle iade edilmediğini, .... A.Ş. yöneticilerinin ... 1. Ağır Ceza Mahkemesi"nce yargılanıp nitelikli dolandırıcılık suçundan ceza aldıklarını, davalının halef sıfatıyla .... A.Ş. yönetici ve çalışanlarının eylemlerinden sorumlu olduğunu ileri sürerek 12.300,00 TL"nin 10.11.1999 tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... Bank A.Ş. vekili, müvekkilinin davalı bankayı devraldığı ... ... ve ... ... arasında yapılan hisse devri protokolü uyarınca dava konusu alacaktan ... ..."nin sorumlu olduğunu, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, davada hak düşürücü sürenin dolmuş olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Fer"i müdahil ... ... vekili, zamanaşımı, hak düşürücü süre ve husumete ilişkin itirazlarıyla birlikte davacının serbest iradesiyle daha fazla gelir getirdiğine inandığı off shore hesabına parasını havale ettiğini bu nedenle kendi kusuruna dayanarak hak iddia edemeyeceğini, davalının sorumluluğunun bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Fer"i müdahil ... ... vekili, dava konusu alacak yönünden müvekkilinin sorumluluğu olmadığın savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacı tarafından .... A.Ş."nin ... Şubesi"ne 12.300,00 TL yatırıldığı, bankaya el konulması sonrasında paranın davacıya ödenmediği, .... Off Shore Ltd. Şirketi"nin paravan banka olarak kurulduğu, .... A.Ş. tarafından havale görünümlü mevduat toplanıldığı, banka çalışan ve yöneticilerince off shore şirketinin paravan şirket olduğunun bilindiği, alınan bilirkişi raporu uyarınca davacı alacağının sabit bulunduğu gerekçesiyle 12.300,00 TL"nin 10.11.1999 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı ... Bank A.Ş. vekili ve fer"i müdahil ... ... vekili temyiz etmiştir.
28.05.2014 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6502 sayılı Yasa"nın 3/k bendinde "Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi" tüketici, 3/ı bendinde ise "Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem" tüketici işlemi olarak tanımlanmıştır. Aynı Yasa"nın 73/1. maddesinde tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiş, 83/2. maddesinde ise taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve 6502 sayılı Yasa"nın görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasının engelleyemeyeceğine değinilmiştir. HMK"nın 1. maddesinde ise görev hususunun kamu düzenine ilişkin olduğu, mahkemece yargılamanın her aşamasında resen gözetileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda; davanın açıldığı 16.12.2014 tarihi itibariyle 6502 sayılı Yasa"nın yürürlükte olduğu, davacının ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket etmesi nedeniyle tüketici, dava konusu bankacılık işleminin de tüketici işlemi sayıldığı, yukarıda belirtilen yasa hükümleri uyarınca davaya bakma hususunda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu hususu gözetilmeksizin görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasının incelenip yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Banka vekili ve fer"i müdahil ... ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalı Banka"ya iadesine, 01.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.