(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2017/29846 E. , 2020/6742 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin sevkiyat görevlisi olarak çalıştığını, fazla çalışmaları ile ulusal bayram ve genel tatil günleri çalışmalarının karşılığının ödenmediğini ileri sürerek, fazla çalışma ücret alacağı ile ulusal bayram genel tatim ücret alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalıların Cevabının Özeti:
Davalı vekili ise alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil ücret alacağı bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma ücret alacağına hak kazanıp kazanmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
Aynı ispat kuralları ulusal bayram ve genel tatil ücreti ve hafta tatil ücreti alacakları için de geçerlidir.
Somut olayda; hükme esas alınan bilirkişi raporunda; davalı tarafından sunulan 2009 yılı Ocak ayından 2012 yılı Aralık ayına kadar olan döneme ilişkin ücret bordrolarının imzasız olduğu, davacının ücretinin banka kanalı ile ödenmiş olduğu, her ay düzenli olarak değişik miktarlarda fazla çalışma ücret ödemesi yapıldığı belirtilerek bordroda belirtilenden fazla çalıştığı kabul edilirse tanık beyanlarına göre hesaplama yapılmıştır. Yargılama aşamasında dinlenen davacı tanıkları ve davalı tanıklarının saat 08.00"de işe başladıklarına ve 21.00/21.30 /22.00 saatleri arası işten ayrıldıklarına ilişkin beyanları birbirini teyit etmektedir. Dosyaya sunulu ücret bordrolarının incelenmesi sonucu, 2009-2010 yılı çoğunlukla 11 saat üzerinden tahakkuk yapıldığı, 2011-2012 yılında değişen miktarlar görünse de ikramiye alınan ay dışında ödenen ücretlerin çok farklı olmadığı, ikramiye ödemesi bulunan aylarda da fazla çalışmanın düşük tahakkuk edildiği, imzasız bordroların banka kayıtları ile uyumlu olduğu anlaşılmaktadır. Ek bilirkişi raporunda davacının haftanın altı günü 08.00-21.30 arası 13,5 saatten 1,5 saat ara dinlenme düşülerek haftalık 27 saat fazla çalışması, ıslaha karşı zamanaşımı defi dikkate alınarak 19.02.2009-31.12.2012 tarihleri arası bordroda ödenen 5.865,56 TL fazla çalışma ücret alacağının mahsubu ile bakiye 19.716,17 TL olarak tespit edilmiştir. Mahkemece dosyaya sunulan ücret bordroları ve banka kayıtlarına göre davacı tarafından bu süreler dışında daha fazla çalışma yapıldığını yazılı belge ile ispat edilemediği gerekçesi ile fazla çalışma ücret alacağının reddine karar verilmesi isabetli olmamıştır. Zira İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda ise işçinin ihtirazi kayıt ileri sürmesi beklenemeyeceğinden, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının her türlü delil ile ispatı mümkündür. Açıklanan sebeple davalı tanık beyanları ile bordroda ödenenden daha fazla çalışma yapıldığı dosya kapsamı ile ispatlandığından fazla çalışma ücret alacağının hesaplanarak bordrolar ile yapılan ödemeler mahsup edilmek sureti ile kabulü gerekirken yanılgılı değerlendirme ile reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 15.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.